MAHKEMESİ: İstanbul 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/04/2011NUMARASI: 2011/238-2011/276Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;2) Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 50/1. maddesi gereğince, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o di Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. evlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkilİcra takibinin dayanağı olan Beyoğlu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27.01.2011 tarih ve 2010/310-2011/21 sayılı yabancı mahkeme ilamının tenfızine ilişkin hükmün henüz kesinleşmediği, dayanak ilamın temyiz edildiği ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 2011/3275 Esas sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu'nun 57/2. maddesi gereğince tenfiz kararının temyizi onun yerine getirilmesini durdurur. Bir başka anlatımla tenfiz kararları kesinleşmeden takibe konulamaz. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen göz önünde bulundurulması gerekir. O halde, mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.