Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14647 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12099 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Uşak İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/03/2014NUMARASI : 2013/393-2014/116Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu icra mahkemesine başvurusunda, takibe konu senedi köy muhtarlığı adına imzaladığını ve şahsi sorumluluğu olmadığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.Somut olayda takibe konu 15.12.2012 vade tarihli 7.335,00 TL. bedelli bonoda, keşidecinin imzasının bulunduğu yerde E.. Köyü muhtarlığının mührü bulunmaktadır. Köy tüzel kişiliğini temsil eden muhtar O.. C.., 15.11.2012 tarihinde senedi tanzim ederken köy muhtarlığının mührü ile mühürledikten sonra üzerini iki imza ile imzalamıştır. Mührün dışında tamamen açığa atılmış bir imza bulunmadığı için bu senedin köy tüzel kişiliği adına düzenlendiği anlaşılmaktadır. O.. C..'in isminin yanında ayrıca "E.. köyü muhtarlığı adına" ibaresinin yer aldığı da görülmektedir. Mahkeme de gerekçesinde, senedin köy tüzel kişiliği adına düzenlendiğini kabul etmiş, ancak senet düzenlerken bir imza yetmesine rağmen ikinci defa imza atılmasının O.. C..'in de sorumluluğu sonucunu doğurduğu gerekçesiyle itirazı reddetmiştir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına ve HGK'.nun 05/10/2011 tarih ve 2011/12-480 sayılı kararına göre tüzel kişilerin kaşesi (olayımızda mührün) üzerine atılan imzalar tek imzanın sonuçlarını doğurur. Tamamen açığa atılan imza ise aval olarak değerlendirilir. O halde, mahkemece takibe konu bonoda, borçlunun imzalarının, keşideci köy muhtarlığı adına ve muhtarlık mührü üzerine atılmış olması nedeni ile borçlunun itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.