Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14530 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 31576 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Serik İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/07/2010NUMARASI: 2010/25-2010/162Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından 20.12.2008 vade tarihli bonoya dayalı olarak 4.400,00-TL. asıl alacak ve fer’ilerinin tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçildiği, örnek 10 nolu ödeme emrinin borçlu a tebliği üzerine adı geçen vekilinin İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borcu ödediğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği görülmüştür. İ.İ.K.nun 169-a/1 maddesi gereğince icra hakimliğinde, borçlu, borcun bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ettiği taktirde itirazın kabulüne karar verilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, sunulan ödeme belgesinin takip konusu borç için verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağına açıkça atıf yapılması zorunludur. Somut olayda borçlunun ödeme belgesi olarak sunduğu 21.10.2009 tarihli baka havale dekontunun incelenmesinde, ödemenin “n borçlu olduğu senet bedeli olarak yatan” açıklaması ile yapıldığı, takip dayanağı bonoya vade ve tanzim tarihi ve miktar yönünden herhangi bir atfın bulunmadığı belirlenmiştir. Borçlar Kanununun 85. maddesi uyarınca, “Birden fazla borçları bulunan borçlu, borçları ödemek zamanında bu borçlardan hangisini tediye etmek istediğini alacaklıya beyan etmek hakkını haizdir. Borçlu beyanatta bulunmadığı surette vukubulan tediye kendisi tarafından derhal itiraz edilmiş olmadıkça alacaklının makbuzda irae ettiği borca mahsup edilmiş olur.” Takip dayanağı bononun bedeli olarak gönderildiği yolunda alacaklının da kabulü olmadığı gibi aksine bu ödemelerin başka borçlar için yapıldığı alacaklı vekili tarafından itiraza cevap dilekçesinde ileri sürülmüştür. Bu durumda BK.nun 85/2.maddesi hükmü karşısında ödemelerin takip dayanağı bonolar için yapıldığının kabulü mümkün değildir.O halde, “borcun ödendiği” belgelendirilmediğinden ve banka dekontu ile ödenen bedelin takip dayanağı bono karşılığı olarak ödendiği alacaklı tarafından da kabul edilmediğinden borçlunun itfa itirazının reddine karar verilmesi gerekirken anılan itirazın kabul edilerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.