Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1424 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 30671 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İzmir 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 16/09/2010NUMARASI: 2010/454-2010/1197Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle borçlu vekilince TTK.nun 726.ve İİK.nun 71.ve 33/a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır.TTK.nun 726.ve 770.maddesinin göndermesi ile uygulaması gereken aynı kanunun 662.ve 663.maddelerinde zamanaşımını kesen sebepler sınırlı olarak sayılmıştır. Dava açılması alacaklı tarafından anılan dava olup, Hukuk Genel Kurulunun 1996/654-805 sayılı 21.11.1996 tarihli kararında da belirtildiği üzere sadece borçlunun açtığı menfi tespit davası zamanaşımını keser.Borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan itiraz ve şikayet takibi durdurmayacağından zamanaşımını kesmez.Somut olayda örnek 10 ödeme emrinin 10.7.2007 tarihinde borçluya tebliğ edildiği süresi içinde mahkemesinde borçlu tarafından imza inkarında bulunulduğu ancak takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmediği, yine borçlu tarafından İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/466 esas üzerinden 24.6.2008 tarihinde menfi tespit davası açıldığı görülmektedir. Borçlu zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını 30.4.2010 tarihinde icra mahkemesinde ileri sürmüştür. Borçlunun imzaya itirazı zamanaşımını kesmeyeceğinden ödeme emri tebliğ edildiği 10.7.2007 tarihinde menfi tespit davasının açıldığı 24.6.2008 tarihine kadar zamanaşımının geçip geçmediği incelenmelidir.Takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı 18.7.2007 tarihli talebinden 6 ay geçtikten sonra 6.10.2008 tarihinde ödeme emri akıbetinin araştırılması talebinde bulunduğu görülmektedir.Şu hale göre şikayetçi borçlu yönünden 18.7.2007 tarihli icra takip işleminden 24.6.2008 tarihli menfi tespit dava tarihine kadar zamanaşımını kesen bir işleme rastlamadığından TTK.nun 726.maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresi geçmiştir. Mahkemece bu borçlu yönünden zamanaşımı kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.