Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14202 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12092 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Finike İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/01/2014NUMARASI : 2013/23-2014/14Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de ; Lehtar alacaklının vefatı üzerine yasal mirasçıları tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun sair şikayetleri ile birlikte takipte istenen aylık %5 faiz oranına itiraz ettiği anlaşılmıştır. Faiz oranı konusunda, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış olan bono dışındaki sözleşmelerde öngörülen ve bono nedeniyle alınacak faizi belirleyen anlaşma tarafları bağlar. 3095 Sayılı Kanunu'nun 2.maddesine göre de, sözleşme ile yasal faizin aksinin kararlaştırılabileceği hüküm altına alınmıştır. Sözleşmede öngörülen faiz oranının uygulanabilmesi için ise takip dayanağı bonoya açık atıf yapılmış olması, diğer bir ifade ile bono bedeli hakkında sözleşmede kararlaştırılan faizin uygulanacağının, bononun vade ve tanzim tarihleri ile miktarı belirtilmek suretiyle açıklanması şarttır.Somut olayda C.. Ö.. ile müteveffa alacaklı Y. A.. arasında imzalanan 30.11.2011 tarihli ortaklık fesih-taksim sözlemesinin 7.maddesinde "Bu anlaşma gereği P.. Restoranı alan C.. Ö.. 15.12.2011 tarihinde ödenmek üzere Y.. A..'a vermiş olduğu 70.000 TL'lik borç senedini gününde ödemediği takdirde ilaveten 20.000 TL ile aylık gecikme faizi %5 olarak ceza ödemeyi kabul etmiştir" şeklinde ifadenin yer aldığı ve takip dayanağı bonoya atıf bulunduğu görülmektedir. Bu nedenle anılan sözleşmede öngörülen faiz oranının takip dayanağı bono için uygulanması mümkündür.O halde, mahkemece borçlunun faize yönelik itirazının, iki tarafın da imzası bulunan 30.11.2011 tarihli sözleşmede belirlenen faiz oranı olduğu nazara alınarak davanın tümden reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.