MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, borca itirazın hükümden düşürülmesi amacıyla alacaklının ihtiyati haciz talepli olarak itirazın iptali davası açtığını ve .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 03.09.2015 tarih ve 2015/813 E. sayılı kararı ile 59.498,58 TL asıl alacak için ihtiyati haciz kararı verildiğini, bu tutarı aşan miktarda 73.460,00 TL'sini takip dosyasına depo ettiklerini, İİK'nun 266. maddesi uyarınca 1779 Ada 12 Parselde kayıtlı taşınmazın teminat olarak kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, depo edilen 73.460,00 TL'nin tarafına iadesine; bu talep kabul edilmediği takdirde depo edilen bu paranın ihtiyati haciz kararı verilen alacak miktarına tekabül eden miktarda sunacakları kesin ve süresiz banka teminat mektubu ile değiştirilmesine ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini istediği; mahkemece ihtiyati haciz kararı veren .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevli olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK'nun 266. maddesi gereğince; borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını genel mahkemeden isteyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer. Göreve ilişkin bu kural; icra takibi öncesinde alınan ihtiyati haciz kararları için geçerli olduğu gibi, uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi icra takibi başladıktan sonra alınan ihtiyati haciz kararları için de uygulanır.Somut olayda, 24.06.2015 tarihinde icra takibine başlandığı, ödeme emrinin borçluya 26.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği, yasal sürede 30.06.2015 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, itirazın iptali davasına bakan .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 03.09.2015 tarih ve 2015/813 E. sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı verildiği, borçlu vekilinin icra mahkemesine sunduğu 18.09.2015 tarihli dilekçe ile ihtiyati haczin teminat karşılığı kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir. Bu durumda, ihtiyati haciz kararı, takibe başlandıktan sonra verilmiş olup, İİK'nun yukarıda açıklanan 266. maddesi uyarınca teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması talebini inceleme görevi icra mahkemesine aittir.O halde mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, istemin görev yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.