Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13968 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4803 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ: Eskişehir 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 10/12/2012NUMARASI: 2012/706-2012/675Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK’nun 38.maddesi gereğince icra dairesindeki kefaletler ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. Üçüncü kişilerin, icra dairesi önünde takip borçlusunun borcuna kısmen veya tamamen kefil olması, diğer bir ifade ile borcun ödenmesini kısmen veya tamamen üstlenmesi halinde icra kefaleti doğar. Kefaletin geçerli olabilmesi için, kefilin beyanının icra tutanağına geçirilmesi ve tutanağın altının imzalanması gerekir (İİK.m.8). Ayrıca kefilin kefil olduğu miktarın belirli olması (borcun tamamı veya kefalet kısmi ise kısmen kefil olunan miktar) ve kefaletin herhangi bir koşula bağlı olmaması gerekir. Somut olayda şikayetçi, borçlu ...Ltd. Şti. hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibi nedeniyle12.11.2012 tarihli haciz sırasında; "dosya borcuna ve tüm ferilerine icra kefili olmak istiyorum" şeklindeki beyanı ile icra kefili olmuş ve icra emri adı geçen borçlu yönünden takibin kesinleşmesinden sonra çıkartılmıştır. Söz konusu haciz tutanağında borç miktarının 278.714,00 TL olarak yazılı olduğu ve bu suretle kefilin kefil olduğu miktarın belirli olduğu anlaşılmaktadır. O halde, icra emrinin düzenlendiği tarih itibariyle asıl borçlu hakkındaki takibin kesinleşmiş ve iptal edilmemiş bulunmasına, borç miktarının da belirli olmasına göre icra mahkemesince istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.