Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13923 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 33035 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : Ankara 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/10/2010NUMARASI : 2010/1136-2010/1264Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili takip sonrası zamanaşımı itirazında bulunmuş, mahkemece borçluların, 27.01.2010 tarihinde borca itiraz davası açıp 14.10.2010 tarihinde takibin kısmen iptaline karar verildiği açılan dava borcun esasına ilişkin zamanaşımını kesen işlemlerden olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.Borçlar Kanununun 133.maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve Türk Ticaret Kanununun 730/18.maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 662.maddesi zamanaşımının hangi sebeplerle kesileceğini sınırlı bir şekilde açıklamıştır. Bu sebeplerden biri de, dava açılmasıdır. Anılan maddede mücerret dava açılmasından söz edilmekte olup, bu davanın kimin tarafından açılacağı hususunda bir açıklık bulunmamaktadır. Borçlunun açacağı menfi tespit davasında, alacaklı durumundaki davalı asıl, iddiasını def’i yolu ile ileri sürdüğü için borçlunun açtığı dava bu nedenle zamanaşımını keser. (HGK.nun 22.02.1984 T. 1981/11-716 E. – 1984/141 K.) (HGK.nun 20.11.1996 tarih ve 1996/12-654 e. – 1996/805 K.)Somut olayda ise borçlu tarafından takip konusu borcun 2.440 TL sına icra mahkemesinde itiraz edilmiş olup alacaklının kabulü üzerine takibin bu miktar yönünden iptaline karar verilmiştir. İcra mahkemesine yapılan borca kısmi itiraz, yasada belirtilen nitelikte dava olmadığından zamanaşımını kesmez. Takip dosyasında alacaklının en son 16.02.2010 tarihinde işlem yapmış olup, 18.10.2010 tarihli itiraz tarihinde 6 aylık zamanaşımı gerçekleşmiştir. O halde, itirazın kabulü gerekirken yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi doğru değildir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04/07/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.