Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13890 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4829 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: Denizli 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/12/2012NUMARASI: 2012/596-2012/678Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, Kale İcra Daireleri'nin yetkili olduğundan bahisle Denizli İcra Dairelerinin yetkisine itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. İİK.nun 50/1. maddesi ikinci cümlesinde "Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir” hükmü yer almaktadır.Bonoya dayalı olarak, bonoda öngörülen ödeme yerinde ancak, TTK'nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yerinin "tanzim yeri" olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir.Somut olayda, takibe konu edilen bonolarda tanzim yerinin Denizli olarak yazıldığı görülmektedir. Bonoya dayanan takipler borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki (genel yetkili) icra dairesinde yapılabileceği gibi, ödeme yerinde yahut bonoda ödeme yeri gösterilmemiş ise bononun düzenlendiği yerde de yapılabilir. Yukarıda açıklanan yetkili yerlerden birini tercih etme hakkı alacaklıya ait olup, alacaklının bononun tanzim yerine göre Denizli İcra Müdürlüğü'nde icra takibi başlatmasında yasaya uymayan bir yön yoktur.O halde mahkemece borçlunun yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.