Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13778 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1391 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : Bursa 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/10/2009NUMARASI : 2009/806-2009/922Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Haciz sırasında icra kefili olan şikayetçi, sorumlu olduğu miktarın belirtilmediğini, geçersiz bir kefalete dayalı icra emri düzenlenemeyeceğini şikayet etmiştir. Mahkemece şikayetçinin hangi miktarda ve hangi ödeme şekliyle kefil olduğu ayrıntılı olarak düzenlenmediği, gerekli şekilde düzenlenmeyen kefaletin hukuka aykırı olduğu ve buna dayalı olarak icra emri düzenlenemeyeceğinden şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmiştir. İİK'nun 38. maddesi hükümleri, icra kefaletinin müteselsil kefalet hükmünde olduğunu ve ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabi bulunduğunu düzenlemektedir. Bu hükmün amacı, icra takibine konu edilen ve anında ödenemeyen bir borcun üçüncü kişi (icra kefili) tarafından ödenmesini sağlamaya yöneliktir. İcra kefaletinin şekli hakkında İİK'nunda özel bir hüküm bulunmadığından, BK'nun 483 ve devamı maddeleri hükümleri gözetildiğinde, yazılı şekilde olması ve kefalet taahhüdünün altında icra kefilinin imzasının bulunması yeterlidir. İcra kefili olunan haciz zaptında alacak miktarının yazılı olduğu ve icra kefiline ihtarat yapılıp, icra kefilliği ve sonuçlarını kabul ettiği de yazılıdır. O halde, mahkemece şikayetin reddi gerekirken yasal olmayan gerekçelerle kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.