Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1375 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 21618 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Beyoğlu 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/07/2008NUMARASI: 2008/319-2008/489Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Takibe dayanak ilamda kamulaştırma bedelinin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. İlamda oran belirtilmeyip yasal faiz denilmesi halinde faiz oranlarının uyuşmazlığa uygulanması gerekli yasada öngörülen şekilde belirlenmesi gerekir. Buna göre, kamulaştırma bedelleri alacakları için hükmün kesinleşme tarihine kadar 3095 Sayılı Yasaya göre yasal faiz oranlarının (Bütçe Kanununda öngörülen yıllar ve oranlar gözönünde tutularak) bu tarihden sonra ise 3.10.2001 tarih ve 4709 Sayılı Yasanın 18. maddesi ile değişik Anayasanın 46/son maddesinde belirlenen kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranlarının uygulanması gerekir.Faiz alacağına mahkeme ilamında hükmedildiğinden Borçlar Kanununun 113/2. maddesi uyarınca-halin icabından anlaşılan dUrum gereği-bu alacaktan açıkça feragat edilmediği sürece hukuki varlığını koruyacağından alacaklı fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmasa bile zamanaşımı süresinin dolmasına kadar ilamda yazılı eksik kalan faiz alacağını her zaman talep edebilir. Kaldıki somut olayda alacaklı fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmuştur. Esasen borçlu kamu kuruluşunun mahkeme ilamı doğrultusunda alacaklının faiz alacağını hesaplayıp ödemesi objektif iyi niyet kurallarının ve Anayasanın 129/1. maddesi gereğidir.Alacaklının takibe konu yaptığı ilamda kararlaştırma bedelinin arttırılmasına hükmedildiği görülmektedir. Hükmedilen alacak tazminat niteliğinde olduğundan 3095 sayılı kanun hükümleri doğrultusunda (Bütçe kanununda yer alan yıllar ve oranlar da gözetilerek) faiz talep edebilir.4833 sayılı 2003 yılı Mali Bütçe Kanununun 51/t. maddesiyle 5020 sayılı 2004 yılı Bütçe Kanununun 49/o ve 2005 yılı Bütçe Kanununun 37/e maddelerindeki faiz oranları genel bütçeye bağlı dairelerle katma bütçeli idarelerin ilama bağlı borçları hakkında uygulanır. (HGK.nun 1.12.2004 tarih ve 2004/12-667 E. sayılı kararı)Somut olayda borçlu Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ilamda öngörülen tazminat için takip edildiğine göre yukarıda yer alan açıklamalar dikkate alındığında faiz hesabının anılan maddelerde belirtilen oranlara göre yapılması zorunludur. Ancak 2003 yılı Bütçe Kanununun 51/t maddesi Anayasa Mahkemesinin 22.01.2004 tarih ve 2003/41 E.-2004/4 K. sayılı kararıya; 2004 yılı Bütçe Kanununun 49/o maddesi yine Anayasa Mahkemesinin 7.6.2005 tarih ve 2004/12 E. 2005/35 K. sayılı kararları ile; 2005 yılı Bütçe Kanununun 37/e maddesi ise 5335 Sayılı Yasa ile 1.5.2005 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır ve anılan kararlar Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Mahkemece verilen kararda 2003, 2004 ve 2005 yılı Mali Bütçe Kanununda belirtilen faiz oranlarının hesaplamada dikkate alındığı görülmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere 2003, 2004 ve 2005 yılı ve Bütçe Kanunları Anayasa Mahkemesince iptal edildiğinden belirtilen dönemler için 3095 Sayılı Kanunda öngörülen yasal faiz oranlarının uygulanması zorunludur. Ayrıca BK. 84. maddesine göre yapılacak hesaplamada; dosyada alınan bilirkişi raporuna taraf itirazları değerlendirilerek gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak denetime elverişli biçimde sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.