Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13513 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4299 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: Zara İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 18/07/2012NUMARASI: 2012/3-2012/7Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki ...Ltd.Şti. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı şikayetçi üçüncü kişinin, borçlu şirketin ortağı olduğundan kendisine İİK.nun 89.maddesi kapsamında haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğini belirterek, haciz ihbarnamesi gönderilmesi işleminin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.Şikayet, medeni usul hukuku anlamında bir dava olmayıp, takip hukukuna özgü icra müdürlüğünün işlemine karşı bir başvuru yoludur. Bu nedenle, hasmın yanlış gösterilmesi veya hiç gösterilmemiş olması istemin reddini gerektirmez. Doğru hasma tebligatla şikayet sonuçlandırılmalıdır.Somut olayda, şikayete konu icra takibini alacaklı olarak ...'ın başlattığı, borçlu şirketin üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının tahsili amacıyla şikayetçiye İİK.nun 89.maddesi gereğince birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, sözkonusu birinci ve ikinci haciz ihbarnamesinde alacaklı olarak Hamdi İlktaş gösterildiği halde, üçüncü haciz ihbarnamesinde ....Ltd.Şti.'nin alacaklı sıfatıyla yazıldığı, şikayet dilekçesinde de husumetin anılan şirkete yöneltildiği görülmektedir.Şikayete konu takipte alacaklı Hamdi İlktaş olup, yine bu şahsın vekilinin alacaklı vekili sıfatıyla talepte bulunması üzerine İİK.nun 89.maddesine göre haciz ihbarnameleri gönderilmiştir. Üçüncü haciz ihbarnamesinde alacaklı olarak ...Ltd.Şti. gösterilmiş ise de, bu husus maddi hataya dayalıdır ve anılan şirkete takipte taraf sıfatı kazandırmaz. Kaldı ki, şikayetçi vekili de 19/03/2012 tarihli dilekçesinde alacaklı ...' a husumetin yöneltilmesini talep etmiştir.O halde, mahkemece, takip alacaklısı ... usulüne uygun duruşmaya davet edilerek onun katılımı ile yargılamaya devam edilerek şikayetin incelenmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek takibin tarafı olmadığı halde üçüncü kişi durumundaki şirket hakkında karar verilmesi isabetsizdir.Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.SONUÇ : ...Ltd.Şti.'nin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.