Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13473 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 32504 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Çanakkale İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/10/2010NUMARASI: 2010/402-2010/599Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayet edilen üçüncü kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi lehine satış vaadedilen kişi adına tescil işlemi gerçekleştirilmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Tapu Kanunu'nun 26.maddesi uyarınca sicile şerh verilen satış vaadi sözleşmesi bu durumda 5 yıl süre ile 3.kişilere karşı ileri sürülebilir. Bu nedenle haczin kaldırılması için anılan süre içerisinde tescil davası açılması zorunludur.Somut olayda, üçüncü kişi E. Y. adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi 25.06.2006 tarihinde şerh edilmiş, anılan kişi 20.06.2007 tarihinde mahkemeye başvurarak tapu iptal ve tescil davasını açmıştır. Mahkemece verilen 30.06.2008 tarih ve 2007/312 E.,2008/304 K.sayılı kararının Yargıtay 14.Hukuk Dairesince bozulması üzerine, Çanakkale 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 11.12.2009 tarih ve 2009/488-619 sayılı kararıyla şikayete konu taşınmazın üçüncü kişi adına tapuya tesciline karar verildiği, anılan kararında 18.02.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda hacizden önce satış vaadi şerhi koydurup, şerh tarihinden itibaren 5 yıllık süre içerisinde tescil davası açıp adına tescile hak kazanmış olan 3. kişinin haczin kaldırılması istemini kabul eden icra müdürü işleminde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Şikayet edilen üçüncü kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28/06/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.