MAHKEMESİ: İstanbul 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/10/2010NUMARASI: 2010/2357-2010/2041Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takiplerde yetkili icra dairesi kural olarak genel haciz yolu ile yapılan takiplerdeki gibidir. Yani HUMK’daki yetki hükümleri (HUMK.m.9-27) kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipler hakkında kıyasen uygulanır (m.50/1).Buna göre genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. Ayrıca bonoda öngörülen ödeme yerinde TTK’nun 689/3.maddesine göre ödenme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yerinin (keşide yeri) olduğunun kabulü gerekeceğinden bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir.Somut olayda itiraz eden borçlu P. T....San. Tic.Ltd.Şti’nin yerleşim yerinin “.../Adana” olduğu, ödeme emrinin bu adreste borçluya tebliğ edildiği, takip dayanağı bononun keşide-ödeme yerinin “../Adana” olduğu ve takip dayanağı bonoda yetki sözleşmesine dair kaydın bulunmadığı, alacaklı ile borçlu arasında yapılan ve alacaklı vekilinin dosyaya sunduğu 16.09.2009 tarihli protokolde İstanbul Mahkemeleri ile İcra Daireleri yetkili kılınmış ise de, bu protokolde dayanak 10.06.2010 keşide, 31.07.2010 ödeme tarih ve 60.000,00 TL bedelli bonoya ilişkin açıkça bir atıf bulunmadığı gibi borçlunun bu konuda kabulünün de bulunmadığı, bu durumda borçlu vekilinin İstanbul 8.İcra Dairesi’nin yetkisizliğine, Adana İcra Dairesi’nin yetkili olduğuna dair itirazının belirtilen nedenlerle kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi yönünde karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.