MAHKEMESİ: Bursa 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/06/2010NUMARASI: 2010/473-2010/604Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu adına gönderilen kıymet takdiri raporu ve satış ilanı tebligat parçasında tebliğ işleminin, 7201 Sayılı Kanun'un 21.maddesine göre yapıldığı belirtilmiş ise de, Tebligat Tüzüğü'nün 28.maddesine uyulmadığı görülmüştür. Tüzüğün anılan maddesine göre önce muhatabın adreste neden bulunmadığı komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir ve memurları vs. gibi kimselerden sorulmalı, beyanlarının tebliğ tutanağına yazılıp altının imzalatılması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumun yazılı olarak belirlenip tevsik edilmesi ve daha sonra tebliğ evrakının zabıtaya veya muhtara bırakılması suretiyle tebliğ işleminin tamamlanması gerekir (HGK'nun 20.12.1993 T. 1993/18-778 E., 1993/876 K.),(HGK'nun 25.01.2006 T. 2005/2-772 E., 2006/17 K. sayılı kararı).Somut olayda, her iki tebligat parçasında da tebligat memuru tarafından muhatabın nerede olduğu en yakın komşusuna sorulmuşsa da, komşunun kim olduğu tevsik edilmediği gibi, imzadan imtina edip etmediği hususu da tebliğ mazbatasına yazılmamıştır. Bu haliyle kıymet takdiri raporu ve satış ilanı tebligatları usulsüz olup, Dairemizin süregelen içtihatlarına göre bu durum başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken tebligatın usulüne uygun olduğundan bahisle istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.