MAHKEMESİ : İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/02/2011NUMARASI : 2009/3613-2011/242Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Taşınmaz maliki olan şikayetçi, 22.10.2009 tarihli dilekçesinde, ipoteğin üst limit ipoteği olup icra emri gönderilemeyeceğini, kendisine gönderilen ihtarnamede hesap özetinin yer almadığını, hesap kat ihtarına itiraz edildiğini, faizin de fahiş olup limiti aşar şekilde talep bulunulduğunu ileri sürerek takibin ve icra emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, alacaklının borçlu şirket ve önceki malik hakkında İstanbul 10.İcra Müdürlüğü’nün 2009/2979 sayılı dosyasında takip yaptığı, oysa şikayetçinin 2008 yılında taşınmazı devraldığı, alacaklının bu takip dosyası ile yukarıda anılan takip dosyasını birleştirmesi mümkün ise de karar tarihine kadar birleştirme talep edilmediği, alacaklı vekilince, takip dosyasında, şikayetçiye muacceliyet ihtarının tebliğine ilişkin şerhli örneğin ibraz edilmediği, ipotek resmi senedinin, tarafların imza ve resmi memurun imza ve onayını içermediği gibi, kredi sözleşmesinin onaylı örneklerinin de dosyaya ibraz edilmediği, bu haliyle ilamlı takibin kabul edilerek icra emri düzenlenemeyeceği gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir.İİK.nun 149. maddesi gereğince icra müdürü, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz “üçüncü şahıs” tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmiş ise ayrıca bunlara birer icra emri gönderir. Ayrıca İİK'nun 150/ı maddesinde; "...ipotek akit tablosu, kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa-orta-uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetini veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğine dair noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü, bu kanunun 149. maddesi gereğince işlem yapar" şeklinde düzenleme yapılmıştır.Somut olayda, mahkeme kararının aksine, İstanbul 10.İcra Müdürlüğü’nün 2009/5671 esas sayılı takip dosyasında, alacaklı ile borçlular arasındaki kredi sözleşmeleri, şikayetçiye gönderilen ve 16.09.2009 tarihinde tebliğ edilen .....22.Noterliği’nin 14.09.2009 tarih ve 5398 yevmiye no’lu tebliğ şerhli ihtarnamesinin, kredi kullanan borçlulara gönderilen hesap kat ihtarnamesinin, 12.04.2006 tarihli ipotek akit tablosunun mevcut olduğu görülmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere, taşınmaz maliki olan şikayetçi üçüncü kişiye alacaklı tarafından takipten önce hesap kat ihtarı gönderilmiş olup, İİK.’nun 150/ı maddesi uyarınca icra emri düzenlenmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece diğer şikayetler incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.