Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13068 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 28963 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Ankara 15. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/10/2011NUMARASI: 2011/454-2011/882Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir.Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.Somut olayda mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen raporda; taşınmazın 130.000 TL değerinde olduğu, borçlunun haline münasip evi 100.000 TL'ye alabileceği beyan edilmiştir. Mahkemece ; asıl borcun ödenmiş olduğu, alacaklı vekilinin dosya borcunun asıl borçlu tarafından haricen ödendiğini, ancak icra dosyasına tahsil harcı yatırılmadığından hacizlerin kaldırılmadığını beyan ettiği, tahsil harcının yükümlüsünün borçlu olduğu, alacaklı tarafından haczin kaldırılması aşamasında ödenmiş olması halinde ödenen miktar yönünden devam edebileceği, asıl borç ödenmiş olmakla müteselsil kefilin meskeniyet iddiasının haklı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Dava, meskeniyet iddiasına dayalı şikayettir. Bakiye borç icra dosyası kapsamına göre icra müdürlüğü tarafından hesaplanarak düzenlenecek hesap tablosu ile açıklık kazanacaktır. Mahkemenin haricen öğrendiği borç miktarı ve harç yönünden takibin devam edeceği gerekçesi ile talebi aşan şekilde karar vermesi doğru değildir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda meskeniyet şikayeti ile ilgili ve sınırlı olarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.