Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13041 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 985 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Konya 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/11/2009NUMARASI: 2008/370-2009/1299Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu vekili 28.03.2008 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takipten 28.03.2008 tarihinde haberdar olduklarını ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini, borca, imzaya ve faize itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Mahkemece icra dosyasında borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Mahkemenin kabulünde olduğu gibi;Alacaklı vekilinin cevabı ve icra müdürlüğünün yazısından borçluya henüz tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Borçluya ödeme emri tebliğ edilmezse bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Her ne kadar borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş ise de, alacaklı vekilinin yargılamaya katılarak itirazın reddini talep ettiği ve bu nedenlerle anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut bulunduğu görülmektedir. O halde mahkemece borçlunun borca ve imzaya itirazının esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.