Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12976 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 31530 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Kumluca İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 04/05/2010NUMARASI: 2010/72-2010/87Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından kira alacağının tahsili amacıyla haciz ve tahliye talepli olarak ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 13 numaralı ödeme emrinin borçlu A.. Y.’e 23.12.2009 tarihinde tebliği üzerine, adı geçen borçlunun yasal 7 günlük itiraz süresinden sonra 01.02.2010 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz dilekçesini verdiği, icra müdürlüğünce itirazın süresinde olmadığından bahisle takibin devamına ilişkin karar verilmesi üzerine, borçlunun 09.03.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurarak icra müdürlüğünün anılan kararının iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin 01.02.2010 olarak düzeltilmesini istediği anlaşılmıştır.7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas, 1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre borçlunun icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak (7) günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması da zorunludur. Bir diğer anlatımla, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK. nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. İcra müdürünün, borçluya çıkarılan ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğini tespit yönünde bir takdir yetkisi yoktur.Somut olayda, borçlu, 01.02.2010 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi verdiğine göre, bu tarihte icra takibinden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Kaldı ki şikayet dilekçesinde de tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 01.02.2010 olarak düzeltilmesini istemektedir. Bu durumda borçlunun usulsüz tebliğ işlemini öğrendiğini kabul ettiği 01.02.2010 tarihinden itibaren İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süre geçtikten sonra 09.03.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurmuş olması karşısında, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/06/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.