Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12810 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 7435 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: Midyat İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/12/2011NUMARASI: 2011/6-2011/26Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatılmış, borçlu, takip dayanağı senedin vade tarihinde tahrifat yapıldığını, tahrifatsız haline göre vade tarihinin keşide tarihinden önce olduğunu, dolayısıyla senedin kambiyo vasfında olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir.TTK.nun 690. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı kanunun 615. maddesinde; "Bir poliçe, görüldüğünde, görüldüğünden muayyen bir müddet sonra, keşide gününden muayyen bir müddet sonra, muayyen bir günde ödenmek üzere keşide olunabilir. Vadesi başka şekilde yazılan veya birbirini takip eden vadeleri gösteren poliçeler batıldır…." düzenlemesi yer almaktadır.Somut olayda, takip dayanağı senette rakamla vade kısmına "30.01.2011" tarihinin yazıldığı, 2011 yılının son rakamı olarak görünen "1" rakamının altında "0" rakamının yer aldığı, böylece bononun vade kısmının yıl hanesinde düzeltmenin olduğu, ancak keşideci tarafından atılmış herhangi bir parafın bulunmadığı, bononun tanzim tarihinin 23.11.2010 olup, vadenin düzeltilmemiş haliyle tanzim tarihinden önceki bir tarihi (30.01.2010 tarihini) taşıdığı hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığı anlaşılmaktadır.Bu durumda, T.T.K.nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakında da uygulanması gereken, T.T.K.nun 615. maddesine göre, bonoda paraflanmayan düzeltmeler tahrifat niteliğinde olup, yapılmamış sayılacağından, dolayısıyla bu haliyle senedin vade tarihinin tanzim tarihinden önceki bir tarih olması nedeniyle bono niteliğinde (kambiyo senedi vasfında) olmadığı anlaşılmaktadır. O halde İİK.nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.