Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12665 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 28116 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Antalya 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/08/2011NUMARASI: 2011/432-2011/716Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında faturaya dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatılmış; borçlu tarafından süresinde yapılan itirazda, tebliğ tarihi itibariyle takip konusu borcun ödendiği belirtilerek borca ve takibe itiraz edilmiştir. Alacaklı tarafından itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine yapılan başvuru sonrasında, mahkemece verilen ilk kararla, "...İİK'nun 68/1. maddesi anlamında bir belge sunulmadığı..." gerekçesiyle istem reddedilmiş, alacaklı yanın temyiz istemi üzerine Dairemizce, "... itiraz, ödeme olgusuna dayandırıldığından İİK'nun 68/1. maddesi anlamında belge aranmasına gerek bulunmadığı, ödeme iddiasının incelenmesi gerektiği..." gerekçesiyle karar bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece "... takipten sonra yapılan ödemenin alacaklı tarafından kabul edildiği, borçluya ihtar çekilerek borcu ödemesi için temerrüde düşürülmediğinden..." bahisle davanın reddine karar verildiği görülmüştür.Somut olayda icra takibi 17.09.2009 tarihinde başlatılmış, borçluya örnek 7 numaralı ödeme emri 25.09.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu tarafından 16.09.2009 ve 24.09.2009 ödeme tarihlerini taşıyan dört ayrı dekontla borcun ödendiği iddia edilmiş, alacaklı tarafından bu ödemelerin takipten sonra yapıldığı belirtilmiştir.BK'nun 84. maddesinde; "faiz ve masrafları ödemede geciken borçlunun yaptığı kısmi ödemenin, alacaklı tarafından öncelikle faize mahsup edileceği" düzenlenmiştir.Borçlunun yaptığı ödemelerin bir kısmının ödeme emri tebliğinden önce, ancak takip tarihinden sonra olduğu görülmektedir. BK'nun 104/1. maddesi uyarınca, daha önce temerrüt gerçekleşmemiş olsa bile, alacaklı en geç takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edebilir.Bu durumda mahkemece, borçlunun takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek, takip tarihinden ödeme tarihine kadar geçen süre içindeki takip masrafı, icra vekalet ücreti ve işlemiş faiz yönünden gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.