Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12641 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 29394 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: KDZ.Ereğli 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/10/2011NUMARASI: 2010/518-2011/483Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunun 12. maddesine göre hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Tüzüğünün 18. maddesinde de, tüzel kişi adına tebliğ yapılacak kimseler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tebligatın muhatabı olan tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen bir kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geleceği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edildiği takdirde o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda borçlu şirkete çıkartılan satış ilanının “Gösterilen adreste daimi çalışan ehil ve reşit işyeri çalışanı S.Y. imzasına tebliğ edildi" şeklinde tebliğ yapılmış olup yukarıda açıklandığı üzere yetkilinin tebliğ saatinde orada olup olmadığı araştırılmamış, bu durum tebligat mazbatasına da tevsik edilmediğinden usulsüzdür. Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre, satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.Öte yandan borçluya ait ada nolu parselde bulunan ve nolu bağımsız bölümler için yapılan satış masrafları toplamının 1/2 'şer oranında paylaştırılması gerekir. .nolu dükkanın tahmini bedeli 45.000TL. olup, bunun %40’ı ise 18.000 TL.’dir. %40 tutarına bu parsele takabül eden satış masrafının da eklenmesi halinde ihale bedeli İİK.nun 129/2. maddesi uyarınca %40 + satış masrafını karşılamamaktadır. Bu durumun da mahkemece resen gözetilmesi gerekir. O halde mahkemece ihalenin feshi yerine yazılı gerekçelerle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.