Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12367 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 100 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İzmir 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/10/2009NUMARASI: 2009/1042-2009/1259Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1) Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE;2) Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Takibin dayanağı olan İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27.03.2009 tarih ve 2005/661 esas, 2009/126 karar sayılı ilamı ile asıl ve birleşen davalarda toplam 339.325,95 TL'nin ilamda belirtilen tarihlerden itibaren değişen oranlarda ticari faizi (reeskont faizi) ile birlikte tahsiline karar verildiği görülmektedir.5435 Sayılı Kanun'un 14.maddesi ile 3095 Sayılı Kanun'un 1.maddesi değiştirilmiş ve 01.05.2005 tarihinden itibaren maddedeki reeskont oranı ibaresi kaldırılmış olup, icra mahkemesi kararının gerekçesinde de, 3095 Sayılı Yasa'nın mevcut halinde reeskont faizinin öngörülmediği ve ticari faizden kastedilenin 3095 Sayılı Yasa'nın 2.maddesindeki ticari işlerde uygulanan avans faiz oranı olduğu belirtilerek avans faiz oranları üzerinden hesaplama yapılmış ise de, HGK'nun 03.03.2010 tarih ve 2010/12-124 E., 2010/110 K. sayılı kararında da benimsendiği üzere, 5435 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu 3095 Sayılı Kanun'un 1.maddesinden kaldırılmış olsa da reeskont oranının, Merkez Bankası tarafından reeskont işlemlerinde uygulanan iskonto oranı olarak tespit ve ilan edilmeye devam olunduğu da bir gerçektir. Bu durumda dayanak ilamda belirtilen reeskont faizi ibaresinden, Merkez Bankası'nın reeskont işlemlerinde uygulanan iskonto oranının anlaşılması gerekmektedir.O halde mahkemece işlemiş faizin Merkez Bankası'nın reeskont işlemlerinde uyguladığı iskonto oranları üzerinden hesaplanması gerekirken, yazılı gerekçe ile faiz hesabında avans faiz oranları esas alınarak sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) no'lu bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.