Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12361 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10585 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Ankara 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 18/08/2009NUMARASI: 2009/541-2009/980Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;2-Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiple ilgili olarak borçlu, söz konusu senedin, bankayla aralarında yapılmış bulunan kredi sözleşmesinden doğması muhtemel riskin teminatı olarak verildiğini, senedin arkasındaki ciranta imzasının, şirketi temsile yetkili kişiye ait olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. Alacaklı bankanın davaya karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde, taraflar arasında bir kredi sözleşmesinin varlığı kabul edilmiş ise de, söz konusu senetlerin teminat olarak verildiği yönünde bir beyanda bulunulmamış, alacağa istinaden takibe konulduğu belirtilmiştir. Mahkemenin kabulünün aksine, dosyaya ibraz edilen 17.01.2008 tarihli belgede yer alan ifadelerden bononun teminat olarak verildiği sonucuna varılamaz. Bu durumda, bononun teminat olarak verildiğine ilişkin iddiayı ispat yükümlülüğü borçluya ait olup, bu hususta alacaklıya ispat külfeti yüklenemeyeceğinden, mahkemece bu yöndeki şikayetin reddi ile borçlunun diğer itirazlarının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.