Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12206 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 26421 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Antalya 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 02/06/2011NUMARASI: 2011/567-2011/557Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte, borçlu vekilinin, borçlunun adresi itibariyle Çınar İcra Dairesinin yetkili olduğunu ileri sürerek yetkiye itiraz ettiği anlaşılmıştır.Takip dayanağı çeklerde keşide yeri ile muhatap bankanın bulunduğu yer Diyarbakır olup, borçlu şirkete ödeme emri 18.05.2011 tarihinde Ç.D. adresinde tebliğ edilmiştir. Çeke dayalı takip, borçluların ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HUMK. 9.md.), muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından, buradaki icra dairesinde (HUMK. 10.md.) ve ayrıca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. Öte yandan, İİK.nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HUMK.nun 9/2. maddesinin l. cümlesine göre, borçlu birden fazla ise bunlardan birinin ikametgahında takip yapılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm yalnız borçlulardan birinin ikametgahındaki (onun için genel yetkili) icra dairesinde takip yapılması hali içindir. Borçlulardan biri için özel yetkili bir icra dairesinde takip yapılması halinde H.U.M.K.nun 9/2. maddesinin l. cümlesi hükmü uygulanmaz. Somut olayda, dava dışı diğer takip borçlusu S. İ.e çıkarılan ödeme emri tebliğ edilemeyip iade olunmuştur. Takip dayanağı çeklerde keşide yerleri D., borçlu şirketin ikametgahı ise Ç. olup, borçlu şirket itirazında, yetkili icra dairesi olarak D. ve Ç. İcra Dairelerini gösterdiğine ve bunlardan biri için tercihini belirtmediğine göre, mahkemece öncelikle duruşma açılıp, taraf teşkili sağlandıktan sonra, borçlunun bir tercih yapmaması ve bu durumda seçim hakkının alacaklı tarafa geçmiş olması nedeniyle, alacaklının Diyarbakır ve Çınar İcra Dairelerinden hangisini tercih ettiği konusunda beyanı alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile alacaklıya tercih hakkı tanınmaksızın, diğer takip borçlusu Sema İncediş'e ödeme emrinin tebliğ edildiği ve dolayısıyla Antalya İcra Dairelerinin yetkisinin kesinleştiğinden bahisle yetki itirazının reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.