Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12121 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 29428 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Geyve İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/09/2011NUMARASI: 2011/25-2011/34Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan takipte, borçlunun yapılan ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayet dilekçesinde İİK.nun 134.maddesi gereğince, adres bildirilmesine ilişkin dava şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK'nun 134/2. maddesinde "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşulu ile icra mahkemesinden şikayet yoluyla ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler." hükmüne yer verilmiştir. İİK'nun 134/2. maddesindeki bu düzenlemenin hükümet gerekçesine bakıldığında "İhaleye iştirak edenlerin şikayet yoluyla ihalenin feshini isteyebilmeleri için, yurt içinde adres göstermeleri zorunluluğu getirmek suretiyle kötüniyetli isteklilerin önüne geçilmesinin amaçlandığı" belirtilmiştir. Dairemizin değişen ve süreklilik arz eden içtihatlarına göre de, yurt içinde adres gösterme koşulunun, ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler hakkında uygulanması gerektiği kabul edilmekte olup, takip dosyasında adresi mevcut olan alacaklı ve borçlu için anılan şart aranmamaktadır. Somut olayda, ihalenin feshini isteyen borçlu konumundadır. Buna göre, satışın yapıldığı icra takip dosyasında adresi bulunan borçlu şikayetçinin, ihalenin feshini isteyebilmesi için yurt içinde adres göstermesi zorunlu değildir. Bu durumda, mahkemece, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), sair temyiz itirazlarının bozma nedenine göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 12.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.