Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12094 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 9540 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: İzmir 4. İcra MahkemesiTARİHİ: 21/02/2006NUMARASI: 2006/104-77Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından borçlu ............. hakkında kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine geçilmiş ve örnek 10 numaralı ödeme emri adı geçene 08.06.2005 tarihinde tebliğ edilmiştir. Takibin kesinleşmesinden sonra 17.06.2005 tarihindeki haciz sırasında adı geçenin emekli maaşının 250,00 YTL. lik kısmına haciz konulmasına muvafakat ettiği alacaklı vekilinin talebi ile borçlunun SSK’ dan almakta olduğu emekli maaşının 250,00 YTL. lik kısmının haczi için icra Müdürlüğünce ilgili kuruma müzekkere yazdığı görülmektedir.İİK.83-a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de “.....borçlunun, hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükm??nün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira, bir malın ne derece haczedilmez olduğunun, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği” ifade olunmuştur. Bu durumda haciz sırasında yada haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir (HGK. nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-167 esas , 2004/185 karar sayılı kararı).Somut olayda borçlu ...........................’ın muvaffakatı haciz sırasında olduğuna ve yukarıda açıklanan kurala uygun bulunduğuna göre, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.