Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1209 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 20821 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Kartal 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/06/2010NUMARASI: 2010/191-2010/519Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunun 11, Avukatlık Kanununun 41. ve HUMK.nun 62, 68. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, icra müdürlüğünce satış ilanının borçlu asile 9.2.2010 tarihinde Tebligat Kanununun 10.maddesine göre tebliğ edilerek satışın yapıldığı, İstanbul 5 .İcra Müdürlüğünün 2007/14675 Esas sayılı dosyada borçlu H.Ö adına Av. M.T.Ç 'nin 5.11.2007 tarihinde icra dosyasına vekaletname ibraz ettiği tespit edilmiştir. Bu durumda borçlunun icra takip dosyasında vekil ile temsil edildiği anlaşılmış olmakla, satış ilanının da vekile tebliği yukarıda açıklanan yasa hükümleri uyarınca zorunludur. Borçlu vekili Av. M.T.Ç 'ye veya başka bir vekile satış ilanının tebliğe çıkarılmadığı anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir.Bu maddenin uygulanabilmesi için muhataba usulsüz de olsa yapılmış bir tebligat olmalıdır. Her hangi bir tebligat yapılmamış veya tebligat çıkarılmasına rağmen tebliğ edilemeden iade edilmiş ise anılan madde hükmü uygulanmaz. Her ne kadar mahkemece borçlu vekilinin satış sırasında hazır bulunduğunun beyan edildiği belirtilmiş ise de(dosyada böyle bir beyan görülmemiştir.), satış ilanı borçlu vekiline tebliğe çıkarılmadığından ve usulsüz de olsa vekile yapılmış her hangi bir tebliğ işlemi bulunmadığından, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Sonuç olarak satış ilanının vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğundan, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.