Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11911 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 605 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Ankara 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/10/2009NUMARASI: 2009/880-2009/1259Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlular hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapılmış olup, örnek 10 numaralı ödeme emri borçlulara 15.06.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlular vekili, süresi içinde icra mahkemesine gelerek, müvekkili şirket yetkilisi Faruk Pekşen ile davalı firma arasında satış noktası sözleşmesi akdedildiğini, bu anlaşma doğrultusunda müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan protokoller gereğince müvekkiline teslim edilen ekipmanlara karşılık olarak davalıya takibe konu 1 adet teminat senedi verildiğini, protokolde açıkça teminat senedi yazıldığını, buna rağmen davalı alacaklı tarafından senet tarihleri sonradan eklenmek suretiyle tahrifat yapılarak takibe konulduğunu, senedin kambiyo vasfının bulunmadığını, bu nedenlerle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Dosyaya sunulan 10.01.2007 tarihli sözleşmenin taraflar arasında düzenlendiği ve alacaklının belge altındaki imzaya karşı çıkmadığı görülmektedir. Alacaklı vekilinin icra mahkemesine verdiği cevap dilekçesinden, takip dayanağı senedin taraflar arasında düzenlenen sözleşme nedeniyle verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda dayanak belgenin TTK.nun 688/2.maddesinde öngörülen mücerret borç ikrarını içermediği tespit edilmiş olup, tarafların sözleşme doğrultusunda edimlerini yerine getirip getirmediğinin ve dolayısı ile alacağın tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle mahkemece, İİK.nun 170/a-2.maddesi gereğince itiraz kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.