Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11850 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 30254 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Çorum İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/09/2009NUMARASI: 2008/561-2009/721Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte borçlu yasal süre içerisinde imza inkarında bulunmuştur. Ne varki; borçlunun müşteki olarak yer aldığı Çorum Ağır Ceza Mahkemesine sahtecilikten dava açıldığı görülmüştür. Bu durumda HUMK.nun 317. maddesi hükmü gereğince açılan davanın hukuk veya ceza ayırımı yapılmaksızın bekletici mesele yapılması gerekir.Nitekim; benzer konuda HGK. önüne gelen Dairemiz kararına yönelik kararda da aynı ilke benimsenmiştir. (HGK. 2008/12-77 Esas 2008/90 karar 06.02.2008) Bu aşamada işin esasının incelenmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; İİK.nun 170/4 gereğince de itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötüniyeti ve ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklının tazminata ve para cezasına mahkum edileceği düzenlemesi yer almaktadır.Somut olayda, bilirkişi raporuna göre, imzanın borçluya ait olup olmadığı belirlenmemiştir. Bu durumda, alacaklının kötüniyeti ve ağır kusuru ispat edilemediğinden aleyhine tazminata hükmedilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.