MAHKEMESİ: İnegöl İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/10/2009NUMARASI: 2009/117-2009/416Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı M.G.vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlular C.Mob Paz San Ve Tic Ltd Şti. ve S. C.’a örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenler vekilinin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı çeklerde alacaklının meşru hamil olmayıp, ibrazdan sonra araya girdiğini, ayrıca borç miktarının gerçeği yansıtmadığını, borca kısmen itiraz ettiklerini, kendilerinden çek tazminatı istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği görülmektedir. İcra mahkemesince, alacaklının takip hakkının bulunup bulunmadığının çek aslı esas alınarak belirlenmesi gerekir. Öte yandan, kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini ispat külfeti hakkındaki T.T.K.’nun 598 ve 702.maddelerinde “... senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı...” öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğuracağı aynı yasanın 602 ve 705.maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavülü sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür. Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş cironun bulunması gerekmez. Takip dayanağı çeklerin incelenmesi, lehdar C. Mob Paz San Ve Tic Ltd Şti. olup, çek arkasında ilk cironun lehdara, sonraki cironun S.C.’a daha sonraki cironun da alacaklıya ait olduğu ve bu şekilde alacaklının çekin yetkili hamili olduğu görülmektedir. O halde mahkemece borçluların çek tazminatına yönelik itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken alacaklının yetkili hamil olmadığına ilişkin şikayetinin yazılı gerekçe ile kabul edilerek takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.Kabule göre de; borçlular vekilinin alacaklının çeklerde yetkili hamil olmadığına yönelik başvurusunun yasal dayanağı İİK. nun 170/a maddesidir. İİK.nun 170/a-son maddesinde "her ne suretle olursa olsun, .....borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise" takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfını taşımadığı nedeni ile takibin iptal edilemeyeceği hükmüne yer verilmiştir. Borçlular vekili icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde borca kısmen itiraz ettiklerini bildirmiş olup, bu durumda borcu kısmen kabul ettiğine göre mahkemece, İİK. nun 170/a-son maddesi uyarınca şikayetin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.