Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11757 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 29365 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İzmir 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/09/2011NUMARASI: 2011/1-2011/760Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu vekili ihalenin feshi talebinde, borçlunun hissedarı olduğu tasfiye halinde M.F. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti.ndeki ½ hissesinin ihale yoluyla satışı sırasında usulsüzlükler yapıldığını belirterek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.Limited şirketlerde ortaklardan birinin kişisel alacaklısı İİK'nun 145.maddesine göre, şirket devam ettiği sürece haklarını borçlu şirket ortağının şahsi mallarından, şirket bilançosu gereği o ortağa düşen kar payından ve şirket fesih olunmuş ise tasfiye payından alabilir. Limited şirketlerde cebri icraya ilişkin koşullar TTK'nun 522 ve 523.maddelerinde düzenlenmiştir. Limited şirketlerde ortağın şahsi borcundan dolayı, ortaklık payının doğrudan haczi mümkün olmayıp, sadece ortağın kar payı, masraf ve avans alacağı veya tasfiye halinde tasfiye bakiyesine katılma hakkı haczedilebilir. TTK'nun 522.maddesinde alacaklıya tanınan borçlu ortağın limited şirketteki hissesini haciz hakkı satış isteme hakkından yoksundur. Zira limited şirketlerde pay kural olarak bölünmez. Ancak bunun istisnası devir veya miras yolu ile intikalde mümkün olup pay önce bölünür, sonra devir veya intikal edilir. Ayrıca pay kavramı ortaklık hak ve yükümlülüklerinin tamamını ifade eder. Bu durumda somut olayda konulan bu haciz esasen ortaklık payı (hissesi) haczi olarak değil şirketin tasfiyesi halinde söz konusu hisseye düşecek olan tasfiye payının haczidir. Aksinin kabulü aşırı şekilcilik olur. Zira tasfiye işlemleri sonuçlanıncaya kadar ortağın ortaklık sıfatı devam eder. Bu durumda alacaklı TTK'nun 522 ve 523.maddelerinde belirtilen prosedür çerçevesinde hareket ederek alacağı için en az altı ay önce limited ortaklığın feshini ihbar etmek sureti ile ortaklığın tasfiye bakiyesinden borçlu ortağa düşecek paydan alabilir. Bu durumda alacaklı tarafından haczedilen aslında tasfiye payı olan limited şirket hisse payının cebri icrada açık artırma yolu ile satılması mümkün değildir. Bu husus kanun hükmü olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece resen göz önünde bulundurularak ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.