Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11622 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 8960 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Çankırı İcra MahkemesiTARİHİ: 21/02/2007NUMARASI: 2007/4/20Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1- Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının yerinde görülmediğinden reddine,2- Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Kambiyo senetlerine mahsus yolla başlatılan takibde borçlu dayanak senette alacak miktarı olan bedelin DM (mark) olarak belirtildiğini bu para biriminin para olma özelliğini kaybettiğini takibin iptalini talep etmiş, mahkemece istem kabul edilerek takibin iptaline karar verilmiştir. Takip konusu bonoda tanzim tarihinin 15.05.2004 vade tarihinin 11.12.2006 bedelin ise 100.000 Mark olduğu görülmüştür.B.K.nun 83/2. maddesinde "akit tediye mahallinde kanuni rayici olmayan bir para üzerine varit olmuş ise akdin harfiyen icrası aynen ödemek kelimeleri veya buna muadil sair tabirat ile şart edilmiş olmadıkça borç vadenin hulülü günündeki rayici üzerinden memleket parası ile ödenebilir" düzenlemesine yer verilmiştir. Alman markı tanzim tarihi itibarı ile tedavülden kaldırılarak Avrupa Birliğince kabul edilen para birimi olan EURO yürürlüğe girmiş isede markın değeri EURO üzerinden hesap edilmektedir. Zira, Ziraat Bankasınca bu değeri dikkate alarak Yeni Türk Lirası karşılığını hesap edip Çankırı Asliye Hukuk Mahkemesi'ne bildirmiştir. Bu değer dikkate alınarak senet bedeli hesap edilebilir. Kaldıki yukarıda bilertildiği üzeri B.K.nun 83/2. maddesi kapsamında mutlak suretle vade tarihinde bono bedelinin Mark olarak ödeneceği taraflarca kararlaştırılmamıştır. Alacaklı tarafından bankaca belirtilen değer dikkate alınarak bono bedilinin Türk parası karşılığı takip konusu yapılmıştır. Bu durumda yasaya uymayan bir husus yoktur. Mahkemece Markın yasal para olma özelliğini kaybettiğinden bahisle takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda 2 no'lu bentde yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.