Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11443 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 29516 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ: Çaycuma İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/11/2009NUMARASI: 2009/159-2009/189Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu H. A. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İcra takibinin dayanağı olan 30/08/2009 keşide tarihli ve 8.000 YTL bedelli çekin hamiline düzenlendiği görülmektedir. Kambiyo senetelri ile ilgili hak sahipliğini ıspat külfeti hakkındaki TTK'nun 598 ve 702. maddesinde "... senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı.." öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğuracağı aynı yasanın 602 ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavül sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür.Somut olayda, takip dayanağı çek arkasının incelenmesinde, takip alacaklısı M. Ç.nın ciro silsilesi içerisinde yer almadığı tespit edilmiştir. Adı geçene, ibrazdan sonra yapılmış ve alacağın temliki hükümlerini doğuracak bir ciro da yoktur. Çek üzerinde bulunan unsurların TTK. nu hükümlerine göre gerçekleştiği anda anda takip konusu yapılır.Çek üzerinde ciro olup olmadığı husus bankaya sorularak fiili durum yaratılamaz. O halde, İİK'nun 170a-2. maddesi gereğince bu husus re'sen gözetilerek mahkemece takibin borçlu Halil Akcan yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Kabulü göre de; TTK'nun 695/son maddesi hükmüne göre %5 oranındaki çek tazminatı, çeki keşide edenden istenebilir. H. A.çekte ciranta olup, kendisinden çek tazminatı istenemeyeceği gibi, avans faiz oranlarının 12/06/2009 tarihinden itibaren %19 uygulanacağı Merkez Bankasınca belinlendiğine göre faize ilişkin itirazın reddi de doğru değildir. SONUÇ : Borçlu H.A.'ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.