MAHKEMESİ: Haymana İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/03/2007NUMARASI: 2007/5-3Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda Belediyenin, Ziraat Bankası Haymana ve Gölbaşı Şubeleri ile Halk Bankası Gölbaşı şubesinde bulunan hesaplarına, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığında bulunan alacaklarına ve taşınmazları üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir.İcra takip dosyasının incelenmesinde; Ziraat Bankası Haymana Şubesine 04.03.2007 tarihinde haciz yazısı yazıldığı, aynı tarihte tapu sicil müdürlüğüne yazılan haciz yazısı ile borçlu belediye adına kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarına haciz konulduğu, 02.03.2007 tarihinde İİK. nun 89/1.maddesi uyarınca 3.kişi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına haciz ihbarı gönderilmek suretiyle borçlu belediyenin alacakları üzerine haciz konulduğu ve 02.03.2007 tarihinde Gölbaşı İcra Müdürlüğüne borçlu belediyenin bütün banka şubelerinde bulunan hesapları üzerine haciz konulmasının istendiği anlaşılmıştır.1- İİK.nun 79/2.maddesi gereğince haczolunacak mallar başka yerde ise, İcra Müdürü haczin yapılmasını sağlamak için malların bulunduğu yerin İcra Dairesine talimat yazmak zorundadır. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan İcra Dairesinin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesince çözümlenir. Anılan yetki kuralı kesin nitelikle olup İcra Mahkemesince resen gözetilmelidir. Somut olayda, asıl icra dairesi olan Haymana İcra Müdürlüğünce borçlu belediyenin Ziraat Bankası Gölbaşı Şubesi ile Halk Bankası Gölbaşı şubesinde bulunan hesaplarına konulmuş bir haciz bulunmayıp, haciz işlemlerinin talimat yazılan Gölbaşı İcra Müdürlüğünce uygulandığı anlaşılmaktadır. O halde Mahkemece borçlunun Ziraat Bankası Gölbaşı Şubesi ile Halk Bankası Gölbaşı şubesinde bulunan hesaplara yönelik haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilerek yetkisizliğe ve dosyanın görevli ve yetkili Gölbaşı İcra Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken anılan hesaplara ilişkin şikayetin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.2- 5393 Sayılı Yasanın 15/son maddesinde “Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri şartlı bağışlar ve kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez” hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde (fiilen) kullanılması gerekli olup İcra Mahkemesinin gerekçesinde yer verilen kamuya tahsis kararı alınmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır.Bu durumda, Mahkemece öncelikle duruşma açılıp taraf teşkili sağlanmalı ve tarafların beyan ve delilleri toplanmalıdır. Daha sonra haczedilen Ziraat Bankası Haymana Şubesinde bulunan banka hesabı ile ilgili kayıtlar ve hesap ekstresi bankadan getirtilmeli, bu hesaba yatan paraların nitelikleri incelenmeli, vergi, resim ve harç niteliğinde olmaları veya kamu hizmetinde fiilen kullanılıyor olmaları halinde (bu olgu belirlendiği takdirde) haczedilemeyeceği düşünülmelidir. Yine İİK. nun 89/1.maddesi uyarınca 3.kişi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına haciz ihbarı gönderilmek suretiyle haczedilen borçlu belediyenin alacağının da niteliği incelenmeli, vergi, resim ve harç niteliğinde olup olmadığı veya kamu hizmetinde fiilen kullanılıp kullanılmadığı belirlenmeli, sonucuna göre haczedilmezlik şikayeti değerlendirilmelidir. Öte yandan, borçluya ait haczedilen çok miktarda taşınmazın tapu kayıtları getirtilerek, uzman bilirkişi aracılığıyla nitelikleri ve kullanım amaçları değerlendirilmek suretiyle(gerekiyorsa mahallinde keşif yapılarak) haczedilen taşınmazların madde kapsamında değerlendirilmesi yapılarak kendiliğinden kamuya tahsisli olanlar ve yine fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı kanıtlananlar için haczin kaldırılmasına karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile ve Belediye Encümeninin kamu hizmetine tahsis kararına dayalı olarak yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/05/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.