MAHKEMESİ: Büyükçekmece 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 09/08/2011NUMARASI: 2010/1872-2011/827Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :TTK'nun 702. maddesinde "Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyedi hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro takip ederse, bu son ciroyu imzalayan kimse, çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır." düzenlemesi getirilmiştir. Somut olayda; takip alacaklısı C.T.’nin ibraz anında çeklerdeki ciro silsilesi içerisinde yer almadığı çek fotokopisinden anlaşılmaktadır. Çeki ibraz eden R.S. olup bu kişinin ibrazdan sonra takip yapan hamile bir cirosu yoktur. Hukuk Genel Kurulu'nun 24.04.1996 tarih 1996/12-136 E., 1996/288 K. sayılı kararında da açıklandığı gibi, hamile yazılı bir çekin bankaya ibrazından sonra ciro edilmeksizin başkasına elden devri olanaksızdır. İbrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için TTK'nun 705. maddesi uyarınca adına alacağın temliki sonucu doğuran bir cironun bulunması gerekir. Diğer yandan alacaklının, çeki ibraz edene karşı açmış olduğu istirdat davası da, TTK hükümleri uyarınca kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte kendisini yetkili hamil konumuna getirmez. O halde, takip alacaklısı yetkili hamil olmadığından İİK'nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.