Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10987 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 25277 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Ankara 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/09/2009NUMARASI: 2009/351-2009/1056Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili, takibe konu ilamdaki alacakların brüt olduğunu, oysa alacaklardan gerekli vergiler düşüldükten sonra net olarak takibe konulması gerektiğini, bu nedenle ödeme emrinin iptalini istemiş, mahkemece bu istemler hakkında herhangi bir inceleme yapılmadan sonuca gidildiği görülmüştür. Gelir Vergisi Kanunu’nun 61, 94, 103 ve 104.maddeleri hükümleri gereğince işveren nakten ödeme veya hesaplama yaptığı sırada ödenecek miktar üzerinden istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben kesinti yapmaya mecburdur. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 8.maddesine göre borçlu-işveren vergi sorumlusu alacaklı-işçi ise vergi mükellefidir. Takip konusu olan alacakların, dayanak ilamda net olarak hesaplandığı belirtilmediğinden verginin ödenmesi bakımından vergi dairesine karşı yükümlü olan borçlunun, ilamda yazılı alacaklardan “vergi sorumlusu” sıfatı ile gelir vergisine mahsuben vergi dairesine yatırmak zorunda olduğu miktarları kesinti yapmak ve kalan kısmı da icra dosyasına yatırmak suretiyle borçtan kurtulması mümkün olacaktır. (HGK’nun 27.06.1984 tarih ve 12/280-752 sayılı kararı).O halde yapılacak iş vergi konusunda da uzman bir bilirkişiden itirazlar konusunda ve yukarıdaki ilkelere göre Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.