Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10928 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 26231 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Gebze İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 23/06/2011NUMARASI: 2010/935-2011/472Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde çek olduğundan olaya TTK.nun 726 ve aynı kanunun 730. maddesi göndermesi ile 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK.nun 662. maddesinde zaman aşımını kesen sebepler" dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi" şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. Ticari işlemlerin itimat, itibar ve sürat gibi özellikleri nedeniyle Türk Ticaret Kanununda daha kısa süreli zamanaşımı süreleri belirlenmiş olup, Borçlar Kanunundaki zamanaşımı süreleri burada uygulanmaz.TTK'nun 662. maddesinde dava açılması ile kastedilen, kambiyo senetleri hukukuna ilişkin bir talep dolayısıyla yetkili mahkeme nezdinde, usulüne uygun bir davanın açılmış bulunmasıdır Örneğin senet borçlusunun açtığı senet iptal davası zamanaşımını kesmez. (TTK. 669 vd. md.) Keza ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, önceki davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması vs. davaları da zamanaşımını kesici nitelikte değildir. Zira açılmış bulunan davanın, HUMK.nun 237. maddesindeki kesin hükme konu teşkil edecek biçimde nizalı kazaya konu edilmesi gerekir(12. H.D. 07/04/1983-1439 K. -2701 E.).Yargıtay, önceleri borçlunun açtığı menfi tespit davasının zamanaşımını kesmeyeceği görüşünde iken, daha sonra görüş değiştirerek borçlunun açtığı davanın, alacaklı durumundaki davalının iddiasını defi yolu ile sürmesi halinde zamanaşımını keseceğini kabul etmiştir. Somut olayda borçlu hakkında İstanbul 5.İcra Müdürlüğünde 8.4.2009 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış olup, icra takibi İstanbul 8.İcra Mahkemesinin yetkisizlik kararı ile Gebze 1.İcra Müdürlüğüne gönderilmiş ve Gebze İcra Müdürlüğünce borçluya ödeme emri tebliğ edilerek takip kesinleşmiştir. Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede çek zamanaşımının dolduğunu ileri sürerek İİK.nun 71/2.maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasını, icra mahkemesine verdiği dilekçe ile talep etmiştir. Alacaklı banka vekili 25.2.2011 tarihli havale dilekçesinde borçlunun Gebze 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/497 esas sayılı dosyasında menfi tespit ve çek iptali davası açtığını, 07.10.2008 tarihli tensip zaptı ile İİK.nun 72.maddesi uyarınca tebdiren %15 teminatı mahkeme veznesine yatırdığını, menfi tespit talebi içeren çeklerden birinin de icra taleplerine konu olduğunu menfi tespit davasında taraf olmasa dahi tedbiren davacının tarafları arasında uygulanacağı açıkça belirtilmediğinden tedbir kararının üçüncü kişileri de bağlayacak genel nitelikteki bir tedbir kararı olduğunu, bu nedenle takip dosyasında bir işlem yapmadıklarını, çek zamanaşımının dolmadığını ileri sürerek şikayetin reddini talep etmiştir. İcra mahkemesinin 23.6.2011 tarihli celsesinde Gebze 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/497 esas sayılı dosyasının incelendiği, bu davacının borçlu tarafça açılan menfi tesbit davası olduğu, alacaklının davada taraf olmadığı, davaya müdahale ve ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verildiğinin anlaşıldığı görülmektedir. Alacaklı davada taraf olmadığından belirtilen menfi tespit davasının açılması, hatta alacaklının bu davaya müdahale talebinde bulunması zamanaşımını kesen bir sebep değildir. Takibin kesinleşmesinden, şikayet tarihine kadar alacaklı vekilince herhangi bir işlem yapılmadığı ve 6 aylık çek zamanaşımının dolduğu anlaşılmakla, mahkemece şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.