Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10828 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 27272 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Gaziantep 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 23/08/2011NUMARASI: 2011/246-2011/524Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili şikayetinde, tebliğ yapılan adreste kendisinin adreste bulunmama sebebi ,tevziat saatlerinde nerede olduğu, haber bırakılan şahsın komşu, yönetici veya kapıcı olup olmadığı araştırılmadan tebliğ yapıldığını bu nedenlerle tebligatın usulsüz olduğunu belirterek öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesini talep etmiş, mahkemece borçlunun nerede olduğu araştırılan kişinin niteliği belirlenmediği gibi imzasınında alınmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir. 6099 Sayılı Yasa ile değişik 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesinde; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbamamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır. Yine Tebligat Kanunu Yönetmeliği 31. Maddesinde;"Teb1iğ memuru;a) Muhatap veya muhatap adına tebligat yapılabilecek kişiler, o adreste bulundukları halde hiçbirinin tebliğ anında gösterilen adreste mevcut olmamaları,b) Muhatap ya da kendilerine tebligat yapılabilecek kişilerin tebellüğden kaçınması,c) Muhatap, gösterilen adreste hiç oturmamış veya bu adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi tebligatın, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine bu husus meşruhat verilerek çıkarılması,hallerinden biri gerçekleştiği takdirde tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti veya meclisi üyesinden birine ya da kolluk amir veya memuruna imza karşılığında teslim eder. Tebliğ memuru, ek-I' de yer alan (2) numaralı örneğe uygun olarak düzenlenen ihbarnameyi gösterilen adresteki kapıya yapıştırır. (a) bendinde belirtilen halin gerçekleşmesi durumunda tebliğ memuru, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. Birinci fıkranın (c) bendi gereğince yapılacak tebligatlarda tebliğ memurunca 30 uncu maddeye göre araştırma yapılmaz."hükmü yer almaktadır. Somut olayda her ne kadar borçlunun mernis adresine yapılan tebligatın Tebligat Kanunu 21 ve Tebligat Tüzüğü 28 Maddelerine aykırılık gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş ise de ; 6099 Sayılı Yasa ile değişik 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi ve Tebligat Kanunu Yönetmeliği 31. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde , şahsın mernis adresine tebligat yapılması halinde nerede olduğunun komşu, kapıcı , yönetici gibi kimselerden araştırılması ve şahsın adreste bulunmama nedeninin tebliğe işlenmesi geçerlilik şartı değildir. Şu halde tebliğ usulüne uygun kabul edilerek şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.