Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1064 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 32065 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Gaziantep 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 23/12/2010NUMARASI: 2010/896-2010/1013Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu şirket hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği ve borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurularak yetki itirazının yanında takip dayanağı çekin 12.05.2007 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiği ileri sürülerek takibin iptali talep edilmiştir. Aynı çek, daha önce Gaziantep 6. İcra Müdürlüğünün 2010/11743 sayılı takip dosyası ile çekte ciranta olan (aynı zamandaönetim kurulu başkanı olan) E. S. tarafından takibe konmuş, borçlu şirketin itirazı üzerine Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11.11.2010 tarih, 2010/743-932 sayılı kararı ile çekin teminat olduğundan bahisle takibin iptaline karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin 23.11.2010 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Taraflar arasında düzenlenmiş 12.05.2007 tarihli sözleşmenin 7. maddesinde; " ... YÜKLENİCİ tarafından İŞVERENE, yapılacak işlere, ödemelere, cezai şarta ve sair her türlü tazminata teminat olmak üzere 270.000 Euro senet tanzim ederek vermiştir. İşbu senet 15 gün içerisinde çekle değiştirilecektir. Çekin işverene teslimi sonrası senet hükümsüz kalacak olup iptal edilerek YÜKLENİCİYE iade edilecektir. " ibaresi yer almaktadır. Her ne kadar alacaklı vekili, davaya verdiği cevapta; borçlunun aynı çeke ilişkin mahkeme kararını yanlış yorumladığını, bu kararın çekin ciranta tarafından takibe konması nedeniyle verildiğini, lehtar şirketin yetkili ve meşru hamil olduğunu ileri sürmüş ise de; aynı alacaklı vekili Hukuk Mahkemesi'nin 2010/743 sayılı dava dosyasına verdiği 08.11.2010 tarihli dilekçede " ... yetki sözleşmesine konu çek, bu takibe konu çek olduğundan ... " beyanı ile dayanak çekin, 12.05.2007 tarihli sözleşme ile ilişkilendirildiği, senedin anılan sözleşme nedeniyle teminat olarak lehtara verildiği görülmektedir. Bu durumda, dayanak belgenin TTK. 'nun 688/2.maddesinde öngörülen mücerret borç ikrarını içermediği tespit edilmiş olup, tarafların sözleşme doğrultusunda edimlerini yerine getirip getirmediğinin ve dolayısı ile alacağın tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle mahkemece, İİK.nun 170/a maddesi gereğince itiraz kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile isternin reddi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.