Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10520 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 28555 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ: Büyükçekmece İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 10/03/2009NUMARASI: 2009/275-2009/275Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Takip dayanağı çek incelendiğinde alacaklı H.ş.A.’ın ciro ile eline geçiren yetkili hamil olduğu görülmüş, borçlu tarafından İİK.nun 169/a maddesinde öngörülen nitelikte bir ödeme belgesi sunulamadığı tespit edilmiştir. Çekin çalındığı iddiasıyla çek iptali davası açan N.L.’nin çek kapsamına göre hiçbir sıfatı yoktur. Kaldı ki çekin çalındığı iddiasıyla açılan davada verilmiş bulunan iptal kararı bir ilam olmayıp, tespit niteliği taşımaktadır. Ayrıca bu karar hasımsız olarak verilmiş bulunduğundan davada taraf olmayan iyiniyetli üçüncü kişileri bağlamaz. Bu husus ticari senetlerin güvenli tedavül etmesinin de tabii sonucudur. Dosyada alacaklı cirantanın “çeki devralırken bunun çalıntı olduğunu bildiği ve bu hususu bile bile borçlunun zararına olarak çeki devraldığı” yolunda bir de delile rastlanılmamıştır.TTK.nun 730/5, 20.maddesi yollamasıyla çeklerde de uygulanması gereken aynı kanun 599. ve 676.maddeleri uyarınca borçlu M. E.’in şikayetinin yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçi N. L.’nin ise takipte taraf olmadığından bu nedenle şikayetlerinin reddine karar vermek gerekirken mahkemece yazılı gerekçelerle icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.