MAHKEMESİ: Bursa 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 09/10/2012NUMARASI: 2012/620-2012/900Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1) Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE,2) Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;Takibe konu 30.03.2009 vade tarihli senet bedelinin 5.000 TL iken 95.000 TL'ye, 30.04.2009 vade tarihli senet bedelinin 10.000 TL iken 110.000 TL'ye ve 30.05.2009 vade tarihli senet bedelinin 10.000 TL iken 110.000 TL'ye dönüştürüldüğünün borçlu tarafından ileri sürüldüğü, mahkemece borçlunun iddiası kabul edilerek takibin 25.000 TL ve ferileri üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Senedin bedel hanesinde tahrifat yapıldığı iddiası İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup kabulü halinde alacaklı aleyhine aynı yasa maddesinin 6. fıkrası gereğince 290.000,00 TL'nin %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmetmek gerekir. Ayrıca, mahkemece, borçlunun tazminat isteği, icra inkar tazminatı talebinin ilk mahkeme tarafından dikkate alınmadığı bu durumun davacı tarafça temyiz sebebi yapılmadığı ve davalı açısından kazanılmış hak oluşturduğu dikkate alınarak reddedilmiştir. Mahkemenin 23.12.2009 tarih 2009/762-1065 sayılı kararı ile takip dayanağı bononun protesto edilmemiş olduğundan bahisle İİK.nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmiş olup, bilahare bozma üzerine 06.12.2011 tarih 2010/1064 E, 2011/743 K, sayılı kararı ile tahrifat iddiası İİK.nun 170/a kapsamında kabul edilerek takibin iptaline karar verilmiştir. Anılan kararlarda borçlu lehine icra inkar tazminatına hükmolunmamış ve bu hususun borçlu tarafından temyiz konusu yapılmamış ise de, bozma doğrultusunda tahrifat iddiasının borca itiraz olarak incelendiğine göre bu husus alacaklı lehine kazanılmış hak teşkil etmez.Bu nedenlerle mahkemece, borçlunun tazminat isteğinin reddine karar verilmesi isabetsizdir.Öte yandan HMK'nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde "gerekçeli kararın yazıldığı tarihin" yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) no'lu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.