Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10466 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 28425 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : İznik İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/09/2011NUMARASI : 2010/43-2011/70Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-İcra mahkemesinin ihalenin feshi isteminin reddine yönelik kararı yönünden;İhalenin feshi istemi ile İİK.nun 134.maddesi koşullarında yapılan başvuru üzerine gerekli olan inceleme, hakimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi birikimi ile çözümlenecek konulardan olup, hukuk bilgisi dışında ihtilafın çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektirmediğinden bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulamaz(HUMK.nun 275-279 mad. HMK.nun 266-273.mad.). Bu itibarla, mahkemece avukat bilirkişi tayin olunarak rapor alınması ve ve rapor doğrultusunda hüküm tesisi doğru olmadığı gibi, bu hal hakimlik mesleği ile de bağdaşmayan eylemler kapsamındadır. Ne var ki satış dosyasının incelenmesinde; feshi istenilen ihalenin usul ve yasaya uygun olduğu ihalenin feshini gerektirecek bir neden de bulunmadığı görülmekle usulsüz, hata dolu işlemler belirtilmekle yetinilerek bozma nedeni yapılmamış ihalenin feshi talebinin reddine dair kararın açıklanan nedenle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA),2-Ancak; İİK.nun 134/2.maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin esasa ilişkin nedenlerle reddine karar verilmesi halinde, mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, mahkemece işin esasına girilerek ihalenin feshi istemi reddedilen borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, bu hususun göz ardı edilerek bir karar verilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ :Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle para cezasına hasren İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.