Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10398 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 33058 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki üçüncü kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değilse de;Üçüncü kişi vekilinin, icra mahkemesine başvurusunda; borçluya ait taşınmazın satışı neticesinde paranın dosya alacaklısına ödendiğini, 4562 sayılı ..... Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun 15/3. maddesi gereğince, taşınmazın icra yolu ile satışı neticesinde öncelikle ..... Sanayi Bölgesi alacaklarının ödenmesi gerektiğini, müvekkili ..... Sanayi Bölgesi'nin 35.142,34 TL kurumsal alacağı bulunduğunu, bu alacak gözetilmeden takip alacaklısına ödeme yapılamayacağını ileri sürerek, icra müdürlüğünce .... Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun 15/3. maddesi gereğince kurum alacağı dikkate alınmadan alacaklıya yapılan ödeme işleminin kaldırılmasına, öncelikle OSB alacağının ödenmesine ve icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılması gerektiğine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. İİK'nun 140. maddesi gereğince; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar.” Sıra cetvelini düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine aittir. İİK'nun 100. maddesi gereğince, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir.Somut olayda, üçüncü kişi .... ..... Sanayi Bölgesi, ihale konusu taşınmazın kendi bölgesinde olduğunu, takip borçlusunun da kendilerine 35.142,34 TL borcu bulunduğunu bildirmiş, icra müdürlüğünün şikayete konu 23.09.2013 tarihli kararında ise, alacaklıya ödeme yapıldığı gerekçesi ile üçüncü kişinin sıra cetvelinin kendisine tebliğine yönelik talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Alacaklı tarafça, cevap dilekçesinde; kendi alacaklarının ipoteğe dayalı olup, satış bedelinin, ipotekli alacağı dahi karşılamadığı ileri sürüldüğüne ve satışı yapılan taşınmaz üzerinde hacizler ve taşınmaza ait başkaca borçlar da bulunduğuna göre, tarafların bu iddialarının yapılacak sıra cetvelinde tartışılması mümkün olacağından, icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılması ve bu şekilde şikayetçi üçüncü kişiye, sıra cetvelindeki alacak miktarı ve sıraya yönelik itirazlarını ileri sürme imkanı verilmesi gerekir. O halde, mahkemece, taşınmaz üzerinde, ipoteğin dışında birden fazla haciz ve başkaca borçlar da bulunması ve ihale bedelinin alacakları karşılamaması nedeniyle, İİK'nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Üçüncü kişinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.