Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10111 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 27829 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Nazilli İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 20/05/2009NUMARASI: 2008/258-2009/209Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile yapılan takipte borçlu adına kayıtlı gayrimenkulün haczedilmesi üzerine, şikayetçi borçlu meskeniyet iddiasında bulunarak haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece, şikayete konu edilen gayrimenkulün tapuda borçlu adına kayıtlı olmadığı, dolayısiyle şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.İİK.nun 82/12. maddesinde belirtilen haczedilmezlik şikayetinden yararlanma hakkı sadece takip borçlusuna aittir. Somut olayda, takip dosyasının incelenmesinden, borçlu hakkında yapılan takip nedeniyle, üzerine haciz konulan taşınmazın, Nazilli ........ Köyü, K.Mevkii,....parselde kayıtlı, ...arsa paylı, . Blok, . Kat (6) nolu bağımsız bölüm olup, anılan taşınmazın tapuda A. kızı S. Ç.adına kayıtlı olduğu ve borçlu S. Ç.tarafından da bu taşınmazla ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulduğu, mahkemece getirtilen tapu kaydının ise, takip sırasında üzerine haciz konulan borçluya ait taşınmazla bir ilgisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.O halde mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, üzerine haciz konulan taşınmazla ilgisi bulunmayan başka bir taşınmaza ait tapu kaydı getirtilerek borçlunun aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.