MAHKEMESİ :Ağır CezaMahkemesiSUÇ :Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : Mahkumiyet 1- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında ''resmi belgede sahtecilik'' suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar ..., ... ile ... ve müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklara yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin nitelik ve derecesi, azaltıcı bir sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca mahkemece 765 ve 5237 sayılı Yasa hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe hüküm belirlenerek sonucuna göre karar verilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar ..., ... ile ... () ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2- Sanıklar ..., ... ve ... () hakkında ''nitelikli dolandırıcılık'' suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar ..., ... ile ... () ve müdafiinin temyiz itirazlarına gelince; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen ''nitelikli dolandırıcılık'' suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 15.03.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar ..., ... ile ...() ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 17.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.