Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9572 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25122 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/112880MAHKEMESİ : Bakırköy 17. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/10/2009NUMARASI : 2007/586 (E) ve 2009/561 (K)SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, hırsızlıkYapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;1- 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, sanığın, sahte ... sayılı plakalar ve bu plakalara göre düzenlenmiş sahte trafik ve tescil belgeleri ile yakalandığı olayda, belgelerin farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmadığından, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde, sahtecilik suçunun zincirleme şekilde işlendiğinin kabulü ile temel cezanın TCK.nın 43. maddesi uyarınca artırılması suretiyle fazla ceza tayini, 2- Dosya kapsamına göre, sanığın olay tarihinden yaklaşık 3 ay önce çalındığı anlaşılan araç içinde yakalandığı sabit ise de, hırsızlık suçunu işlediğine dair savunmasının aksini gösterir her türlü kuşkudan uzak, somut ve inandırıcı, mahkumiyeti gerektirir delilin bulunmadığı, ancak sanığın çalıntı araç içerisinde yakalanması hususunun sabit olması karşısında, eylemin TCK'nun 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturduğu ve bu madde uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden eylemin hırsızlık suçunu oluşturduğunun kabulü suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,3- Suça konu sahte trafik ve tescil belgelerinin dosyada delil olarak saklanmaları yerine müsaderelerine karar verilmesi ve suça konu sahte plakaların akıbeti hakkında bir karar verilmemesi,4- Kabule göre de; a) Mağdurun, hırsızlık olayı ile ilgili olarak, park halinde bulunan otomobilinin kapılarının kilitli olduğuna dair bir beyanının bulunmamasına, dosya arasında bulunan olay yakalama tutanağı, oto teşhis, tespit, takdiri kıymet ve teslim tutanağı içeriklerinde de mağdura ait otomobilin kapılarında zorlama izi bulunduğuna dair herhangi bir tespit bulunmamasına göre; aracın kapılarının kilitsiz olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğu, kilitsiz olarak sokağa park edilen aracın adet veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya sayılamayacağı ve eylemin bu hali ile TCK'nun 141. maddesinde düzenlenen açıktan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde fazla ceza tayini, b) Müşteki A.. A..'un beyanına göre hırsızlık olayının 11.09.2006 günü saat 21:30 ile 12.09.2006 günü saat 08:00 saatleri arasında gerçekleştirildiğinin belirtildiği ve olayın gece sayılan zaman dilimi içerisinde meydana geldiğine dair dosya arasında delil bulunmadığı cihetle; şüpheden sanık yararlanması gerektiği halde, hırsızlık suçunun geceleyin işlendiğinin kabulü ile sanık aleyhine fazla ceza tayini,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.