Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8728 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21450 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2012/193392MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 26/01/2012NUMARASI : 2008/426 (E) ve 2012/54 (K)SUÇ : Mühür bozmaYapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- UYAP ortamında yapılan araştırma sonucunda, sanık hakkında 30.06.2006 ve 22.12.2006 tarihli mühür bozma suçlarından dolayı Bakırköy 20. ve 18. Asliye Ceza Mahkemeleri tarafından verilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşen mahkumiyet hükümlerinin bulunduğu, anılan dosyadaki tutanağın ilişkin olduğu adresin ve iddianamenin düzenlenme tarihinin tespit edilememiş olması, temyiz incelemesine konu dosyada ise 10.06.2007 tarihli mühür bozma suçundan dolayı 23.06.2008 tarihli iddianameyle dava açılmış olduğunun anlaşılması karşısında; tutanakların aynı adrese ilişkin düzenlenmiş olması halinde, farklı tarihlerde işlenen mühür bozma suçlarının, düzenlenen ilk iddianame tarihine kadar zincirleme tek mühür bozma suçunu oluşturabileceği cihetle; zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığının tespit edilebilmesi amacıyla; anılan dava dosyasının getirtilip bu yönüyle incelenerek, mümkün olduğu takdirde dosyaların birleştirilmesi, kesinleşmiş ise dava dosyasının bu dosya içine konulmasından sonra, sanığın mühür bozma eylemleri ile ilgili zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemlerden bazılarının kesinleşmiş mahkumiyet hükmüne konu olmasının diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel olmayacağı, bu kapsamda, sonradan sübutu kabul edilen eylem nedeniyle münhasıran önceki cezada zincirleme suç hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkacak olan ilave cezaya hükmolunabileceğinden, sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden ve 10.06.2007 tarihli tutanak içeriğinden işyerinin 22.12.2006 tarihinde mühürlendiğinin belirtilmiş olması karşısında 22.12.2006 tarihli mühürleme tutanağı dosya içerisine getirtilip incelemeden eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,Kabule göre de;2- 11.04.2006 tarihinde mühürlenen işyerinin 10.06.2007 yapılan kontrolünde mührün bozularak faaliyete devam edildiğinden bahisle açılan kamu davasında, sanığın suçlamayı kabul ederek mührü bozarak faaliyete devam ettiğini belirtmesi karşısında; tekerrüre esas alınan Bağcılar 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/435 Esas, 2006/789 Karar sayılı ilamın 01.02.2007 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle sanık tarafından mührün bozulduğu tarih tam olarak tespit edilerek, sonucuna göre TCK’nun 58. maddesinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığı tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.