MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, suç eşyasının satın alınmasıHÜKÜM : Her iki suçtan mahkumiyetI- Sanık hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen karara karşı yapılan temyiz incelemesinde; Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:Adli emanette kayıtlı suça konu sürücü belgelerin dosyada delil olarak saklanması yerine TCK'nun 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,Yasaya aykırı görülmekle hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinde verilen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasından “müsadereye ilişkin bölüm” çıkarılarak yerine “adli emanetin 2009/451 sırasında kayıtlı suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanık hakkında "suç eşyasının satın alınması" suçundan verilen karara karşı yapılan temyiz incelemesine gelince; 02.09.2002 tarihinde çalınan aracın 05.02.2009 tarihinde sanıktan ele geçirilmesi, sanığın savunmasında bu aracı 2004 yılında...’den haricen satın aldığını belirtmesi karşısında, suç tarihi 2004 yılı olarak kabul edilerek yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "suç eşyasının satın alınması" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar dolduğu anlaşılmış ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle mülga 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.