Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8614 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25601 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Sahtecilik, dolandırıcılık, görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmakHÜKÜM : A-) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında;1- Dolandırıcılık suçlarından; zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına.2- Sahtecilik suçlarından; beraatlerine.B-) Sanık ... hakkında;1- Görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmak suçundan; zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına.2- Sahtecilik suçundan; suç duyurusu.C-) Sanıklar ... (....) ve ... (...) hakkında;1- Dolandırıcılık suçlarından; zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına.2- Sahtecilik suçlarından; 5237 sayılı TCK.nun 204/1, 43/2, 53. maddeleri gereğince sanıkların takdiren ve teşdiden ayrı ayrı 7'şer yıl 6'şar ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına. Hükmen tutuklanmalarına.D-) Sanık ... hakkında;1- Dolandırıcılık suçlarından; Zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına.2- Sahtecilik suçlarından; 5237 sayılı TCK.nun 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince sanığın takdiren ve teşdiden 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına. ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ... müdafii, sanıklar ..., ... (..., ... (....) ve ... müdafileriSanıklar ... ve ... ... müdafilerinin yasal şartları oluşmayan duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilip incelenerek gereği görüşüldü; Gerekçeli kararda “2002” olarak yanlış gösterilen suç tarihinin sahtecilik suçu bakımından her bir katılan yönünden suça konu belge ve bonoların sanıklar tarafından icra takibine konu edildikleri tarihler olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.I-Sanık ... müdafiinin sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan suç duyurusunda bulunulmasına dair karara, katılan sanık ... müdafiinin sanık ... hakkında “nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekillerinin ise sanık ... hakkında “görevi kötüye kullanmak ve görevi ihmal” suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:Sanık ... hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan "suç duyurusu yapılmasına" ilişkin kararın hüküm niteliğinde olmadığı ve temyiz yeteneği bulunmadığı, sanık ... hakkında 01.11.2004 tarih ve 2004/3704 Esas sayılı ve 18.02.2005 tarih ve 2005/1047 esas sayılı iddianameler ile katılan sanık ...'e yönelik , sanık ... hakkında ise 12.05.2005 tarih ve 2005/5922 esas sayılı iddianame ile katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'e yönelik eylemlerinden dolayı kamu davasının açılmadığı, sanıklar ... ve ...'e yüklenen suçlardan katılanlar ve katılan sanık ...'in doğrudan zarar görmediği ve kamu davasına katılma haklarının bulunmadığı cihetle; usulsüz verilmesinden dolayı hukuken geçersiz olan katılma kararlarının hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceği, sanık ... müdafii ile katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile katılan sanık ... müdafiinin vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II- Cumhuriyet savcısı, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ... müdafiinin sanıklar ... (....), ... (...), ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında “nitelikli dolandırıcılık” sanık ... hakkında ise “görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmak” suçlarından açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine, sanıklar ..., ..., ......, ..., ... ve ...'nın “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraatlerine dair hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 01.11.2004 tarih ve 2004/3704 Esas sayılı iddianame ile sanıklar... ... ile ... hakkında katılanlar ... ve ...'e yönelik işledikleri nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açıldığı, katılanlar vekilinin 23.08.2013 tarihli temyiz dilekçesi içeriğinden sadece nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazında bulunduğu, sanıklar ..., ..., ..., ..., ...'a yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve lehe olan 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddesindeki cezasının miktarına göre, aynı Kanunun 66/1-e. maddesinde öngörülen asli zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, anılan Yasanın 67/2-d maddesi gereğince suçu iştirak halinde işleyen diğer sanıklar .... ... ile... ... hakkındaki 27.03.2013 tarihli mahkumiyet kararı nedeniyle bu sanıklar yönünden de asli dava zamanaşımı süresinin de kesildiği temyiz inceleme tarihine kadar asli dava zamanaşımı gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede;Elde edilen delillerin sanıklar ..., ...,..., ..., ..., ...'nın "resmi belgede sahtecilik" suçundan hükümlülüğüne yeter nitelik ve derecede bulunmadığı ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklar ... ...), ... (...), ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ya yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” ve sanık ...'e yüklenen “görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmak” suçlarının yasada gerektirdiği cezalarının türleri ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçların işlendiği tarihlerden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinin gerekçeleri mahkemece dosya içeriğine uygun biçimde gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, Cumhuriyet savcısı, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ...'nın "resmi belgede sahtecilik" suçundan beraatlerine, sanıklar ... (...), ... .., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ya yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” ve sanık ...'e yüklenen “görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmak” suçlarından açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair hükümlerin istem gibi ONANMASINA,III-Katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ... müdafiinin suça sürüklenen çocuk ...'ın “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraatine, “nitelikli dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davalarının ise gerçekleşen zamanaşamı nedeniyle düşürülmesine dair hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise:Suça sürüklenen çocuk ...'ın UYAP üzerinden temin edilen nüfus kayıt örneğine göre 31/03/2002 doğumlu ve suç tarihinde 3 yaşından küçük olduğu, suç tarihindeyürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 53/1 (5237 sayılı TCK'nun 31/1.) maddesine göre cezai sorumluluğu bulunmadığından hakkında ceza kovuşturması yapılamayacağı, yüklenen suçları işlemesinin mümkün olmadığı, bu nedenle de üzerine atılı “nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından derhal beraatine karar verilmesi gerektiği ve CMK'nun 223/9. maddesi uyarınca derhal beraat kararı verilebilecek hallerde düşme kararı verilemeyeceği gözetilmeden duruşmaya devam edilerek hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan delil yetersizliğinden CMK'nun 223/2-e maddesi uyarınca beraat, “nitelikli dolandırıcılık” suçundan ise gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi,Yasaya aykırı, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak 1412 sayılı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak bu hususta karar verilmesi mümkün olduğundan suça sürüklenen çocuk hakkında üzerine atılı “nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından CMK'nun 223/9. maddesi uyarınca BERAATİNE,IV- Katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ..., sanık ... (...), ... (...) ve ... müdafilerinin “resmi belgede sahtecilik” suçundan sanıklar ... (...), ... (...) ve ...'in mahkumiyetine, sanık ...'in “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraatine, “nitelikli dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davalarının ise gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:1- Sanıklar.... ... ile ... ...'in katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'dan arazilerin kamulaştırma işlemlerinde kullanmak üzere hileli davranışlarla aldıkları boş ve imzalı belgeler ile katılan ...'den aldıkları imzalı boş bono senedinin üzerlerini aralarındaki anlaşmaya ve kullanma amacına aykırı şekilde doldurup, sahibi ve ortağı oldukları ... ve Anadolu Tarım isimli şirketler ile kendi adlarına farklı tarihlerde icra takibine koyduklarının, aynı şekilde katılanlar ..., ..., ... ve ... adına düzenledikleri belirli miktar parayı sanıkların sahibi oldukları ... isimli şirkete ödeme taahhüdünü içeren özel evrak vasfındaki belgeleri sahte düzenleyip katılanlar aleyhine icra takibine koyduklarının, katılanlar ..., ... ve ... (...) ile katılan sanık ... adına sahte düzenledikleri bonolar ile katılanlar ...,..., ... adına düzenledikleri sahte bono ile borç taahhüdünü içeren özel belgeleri kullanarak icra takibi başlattıklarının, Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 20.04.2005 ve 01.11.2004 tarihli iddianameleri ile sanık ...... ...'in ayrıca katılanlar ..., ... ve ... adına sahte düzenlediği bonoları kullandığının anlaşılması, katılan sanık ... hakkında düzenlenen 14.06.2007, katılan ... hakkında düzenlenen 04.08.2006 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi raporlarında suça konubonolar üzerindeki borçlu imzalarının katılanların eli ürünü olduğunun belirtilmesine karşılık, aynı belgeler ile ilgili düzenlenen Antalya Kriminal Polis Laboratuvarının 14.05.2012 tarihli raporunda imzaların katılanların eli ürünü olmadıklarının belirtilmesi, katılan ... adına sahte düzenlenip icra takibine konulduğu kabul edilen alacaklısı ... olan 25.11.2002 düzenleme, 10.02.2003 vade tarihli bono üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadan kararın verilmiş olması, sanık ...'in ise aşamalardaki savunmalarında suça konu katılan ...'ın borçlusu dolduğu 10.04.2003 düzenleme tarihli 40 Milyar bedelli senedi bürolarına borç para almak amacıyla gittiğinde diğer sanıklar Hüseyin oğlu ... ve Fevzi oğlu ... tarafından kendisine verilip sadece ciro etmesinin istenilmesi üzerine ciro ettiğini,katılanı tanımayıp alacağının bulunmadığını savunması,bu bono yönünden icra takibinin sadece katılan aleyhine başlatılması karşısında; Katılan sanık ... hakkında düzenlenen 14.06.2007, katılan ... hakkında düzenlenen 04.08.2006 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi raporları ile 14.05.2012 tarihli kriminal rapor arasındaki çelişki giderilip, katılan ... adına sahte düzenlenip icra takibine konulduğu kabul edilen alacaklısı ... olan 25.11.2002 düzenleme, 10.02.2003 vade tarihli bono üzerindeki imza ve yazıların kimin eli ürünü olduğuna dair bilirkişi incelemesi yaptırılıp, sonucuna göre sanıkların bu katılanlara yönelik eylemlerinin vasıflarının tayini gerektiği, Sanıklar Hüseyin oğlu ... ile Fevzi oğlu ...'in her bir katılan adına değişik tarihli düzenledikleri sahte belgelere dayanarak farklı tarihlerde icra takibine koymak şeklindeki eylemlerinin her bir katılan yönünden yenilenen suç kastı ile işlenmesi nedeniyle adına belge düzenlenen katılan sayısınca sahtecilik suçunun oluşacağı cihetle; sanıkların sübut bulan katılanlar ..., ..., ..., ..., Zekiye Sanay, ..., ..., ..., ..., ... ve ...'a yönelik eylemlerinin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 509/2. maddesi yollaması ile anılan Yasanın 345/1(5237 sayılı TCK'nun 207/1) maddesindeki “özel belgede sahtecilik”, katılanlar ... ve Adem Çay'a yönelik eylemlerinin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 342/1(5237 sayılı TCK'nun 204/1) maddesindeki “ resmi belgede sahtecilik”, katılan ...'e yönelik eylemlerinin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 509/2. maddesi yollaması ile anılan Yasanın 342/1(5237 sayılı TCK'nun 204/1) maddesindeki “resmi belgede sahtecilik”, katılanlar ... (Bekir oğlu), ... ve ...'a yönelik eylemlerinin ise suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 342/1,80 (5237 sayılı TCK'nun 204/1,43) maddesindeki “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlarını, sanık ... oğlu ...'in sübut bulan katılanlar ... ve ...'a yönelik eylemlerinin ise bu sanık yönünden suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 342/1 (5237 sayılı TCK'nun 204/1) maddesindeki “resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturacağı gözetilmeden, sanıkların bütün katılanlara yönelik eylemlerinin kül halinde zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğunun kabulü ile ve sanık ...'in diğer sanıklar Hüseyin oğlu ... ile Fevzi oğlu ...'in katılan ...'a yönelik sahte bono düzenleyip kullanma eylemine suç işleme kastıyla iştirak ettiğine dair somut delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan yazılı şekilde eksik inceleme sonucu ve yetersiz gerekçeyle karar verilmesi,2-Bu davaya konu Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 28.04.2004 tarih ve 2004/1407 esas sayılı iddianamesi ile sanık ... oğlu ... hakkında katılan ...'a yönelik sahtecilik eylemi ile ilgili açılan kamu davasının mahkemenin bu dosyasından tefrik edilerek aynı mahkemenin 2005/38 Esas sırasına kayıt edildiği yapılan yargılama sonucu sanık hakkında katılana yönelik eylemi nedeniyle Mahkemenin 27.12.2006 tarih 2005/38- 2006/313 E.K. sayılı kararı ile beraatine karar verildiği, kararın katılan vekilince temyizi üzerine Dairemizin 13.07.2009 tarihli ilamı ile bu sanık yönünden bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde sanığın aynı Mahkemenin 2009/209 Esas sayılı dosyasında katılana yönelik eylemi nedeniyle yeniden beraatine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeden kesinleştiği, bu katılana yönelik eylem nedeniyle yeniden hüküm kurulamayacağı gözetilmeden, sanık ... oğlu ...'in katılan ...'a yönelik eylemi nedeniyle de mahkumiyetine hükmolunması,Kabul ve uygulamaya göre de;3-Resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı 765 sayılı TCK'nun 342. maddesinin 1. fıkrasında 2 yıldan 8 yıla kadar ağır hapis olarak öngörülmüş iken 5237 sayılı TCK'nun 204. maddesinin 1. fıkrasında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası şeklinde lehe düzenleme yapıldığı, 765 sayılı TCK'nun 29. maddesinde yer alan ölçütlerin 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesinde bu suçla ilgili olarak değişmediği, mahkemece karşılaştırma sırasında 765 sayılı Yasa uygulanırken 2 yıldan 8 yıla kadar olan ceza içinden sanıklar ... (Hüseyin oğlu), ... (Fevzi oğlu) yönünden 5 yıl, sanık ... yönünden ise 3 yıl hapis cezası tercih edildiği, 5237 sayılı Yasa ile üst sınırın aşağı çekilmesi nedeniyle yasa koyucunun lehe yaptığı düzenlemede göz önüne alınarak, temel cezanın tayinindeki ölçütlerin değişmemesi nedeniyle önceki cezadan daha az bir cezanın takdir ve tayin olunması gerektiği gözetilmeden karşılaştırma sırasında, 5237 sayılı Yasanın 204/1. maddesi uyarınca da temel cezanın 5 yıl ve 3 yıl olarak belirlenip, cezaların eşitliği halinde 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarının 765 sayılı TCK'nun 31 ve 33. maddelerine göre sanıkların lehine olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,4-Sanık ...'in (Hüseyin oğlu) tutuklulukta geçirdiği sürelerin hükmolunan cezasından mahsup edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,5-Sanık ...'in UYAP kanalıyla mernis üzerinden temin edilen nüfus kayıt örneğine göre, hükümden önce 12.02.2012 tarihinde öldüğü ve TCK'nun 64. maddesi uyarınca ölüm nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde zamanaşımı nedeniyle düşme ve beraat kararları verilmesi, Yasaya aykırı, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilleri ile katılan sanık ..., sanık ... (Hüseyin oğlu), ... (Fevzi oğlu) ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.